8. İSA MESİH VE TANRI’NIN KRALLIĞI

İNSANOĞLU

İncil kelimesi “iyi haber” anlamına gelmektedir. İncil tüm Kutsal Kitap’ın içinde yer almaktadır. Eski Antlaşma’da, İncil, Tanrı’nın kendi halkına vermiş olduğu ve tümüyle açıklanmamış olan vaadi idi. Yeni Antlaşma’da, İncil’in İsa Mesih aracılığıyla tümüyle açıklanmış olduğunu görmekteyiz. Matta, Markos, Luka ve Yuhanna’ya göre yazılmış olan müjdelerde, Mesih İsa’nın yaşamı ve öğretileriyle ilgili pek çok detay bulunmaktadır. Mesih İsa’nın hakkında konuşmuş olduğu şeylerin ana teması, İncil kitapçıklarında da verilmiş olduğu gibi, “Tanrı’nın krallığı”dır. Mesih’in kendisini ifade ederken özellikle kullandığı ifade “İnsanoğlu” ünvanıdır. Eski Antlaşma’da, bu kelimelerin birbirleriyle bağlantılı olarak kullanılmış olduklarını görmekteyiz.

Meryem oğlu İsa’nın doğumundan yüzlerce yıl önce, Peygamber Daniel, Tanrı’dan şöyle bir görüm almıştı:

Daniel 7:13-14

Gece görümlerimde insanoğluna benzer birinin göğün bulutlarıyla geldiğini gördüm. Eskiden beri var Olan'ın yanına doğru ilerledi, O'nun önüne getirildi.

Ona egemenlik, yücelik ve krallık verildi. Bütün halklar, uluslar ve her dilden insan ona tapındı. Egemenliği hiç bitmeyecek sonsuz bir egemenlik, krallığı hiç yıkılmayacak bir krallıktır.

Soru:

Bu bahsedilen “İnsanoğlu” İsa’nın kendisi olabilir mi? (Bu kitaptaki çalışmanızı sürdürdüğünüzde, bunun cevabının daha açık ve net olduğunu göreceksiniz).

Soru:

Günlerin eski zamanından kalma olan kimdir? (Bu size, bölüm 2’deki Tanrı’yı tasvir eden pasajlardan birisini hatırlattı mı?).

Soru:

“İnsanoğluna”na verilmişti?

Soru:

İnsanoğlu ile, tüm diğer insanlar arasında ne çeşit bir ilişki vardır?

Soru:

İnsanoğlu’nun krallığı ne kadar süre devam edecektir?

TANRI’NIN KRALLIĞI YAKINDIR

Mesih İsa’nın, hizmetindeki ana tema, Tanrı’nın krallığının ilan edilmesidir. Mesih görevine başlarken duyurmuş olduğu mesaj buydu. Bu mesaj insanı bir karar vermeye çağırmaktadır.

Markos 1:

14 Yahya'nın tutuklanmasından sonra İsa, Tanrı'nın müjdesini duyura duyura Celile'ye gitti.

15 "Zaman doldu" diyordu, "Tanrı'nın Egemenliği yaklaştı. Tövbe edin, Müjde'ye inanın!"

Notlar:

Ayet 14: “Yahya” Buradaki Yahya, İsa’nın yolunu hazırlayan Zekeriya oğlu peygamber Yahya’yı belirtmektedir.

Ayet 15: “tövbe” günahlı bir yaşamdan, Tanrı’yı hoşnut eden bir yaşama dönmek. “İyi haber” ve “İncil” aynı anlama gelmektedir.

Soru:

Mesih İsa, bu ayetlerde ne demek istemektedir? Tanrı’nın krallığı, benim yaşamımda değişiklik yapabilir mi? Nasıl? Bunun için hangi 2 unsur gereklidir?

İsa’nın dağdaki vaazı, yaşamımızda olması gereken önceliklerin neler olduğunu açıklamaktadır:

Matta 6:24-34

Hiç kimse iki efendiye kulluk edemez. Ya birinden nefret edip öbürünü sever, ya da birine bağlanıp öbürünü hor görür. Siz hem Tanrı'ya, hem de paraya kulluk edemezsiniz.

Bu nedenle size şunu söylüyorum: ‘Ne yiyip ne içeceğiz?’ diye canınız için, ya da ‘Ne giyeceğiz?' diye bedeniniz için kaygılanmayın. Can yiyecekten, beden de giyecekten daha önemli değil mi?

Gökte uçan kuşlara bakın! Ne eker, ne biçer, ne de ambarlarda yiyecek biriktirirler. Göksel Babanız yine de onları doyurur. Siz onlardan çok daha değerli değil misiniz?

Hangi biriniz kaygılanmakla ömrünü bir anlık uzatabilir?

Giyecek konusunda neden kaygılanıyorsunuz? Kır zambaklarının nasıl büyüdüğüne bakın! Ne çalışırlar, ne de iplik eğirirler.

Ama size şunu söyleyeyim, tüm görkemine rağmen Süleyman bile bunlardan biri gibi giyinmiş değildi.

Bugün var olup yarın ocağa atılacak olan kır otunu böyle giydiren Tanrı'nın sizi de giydireceği çok daha kesin değil mi, ey imanı kıt olanlar?

Öyleyse, ‘Ne yiyeceğiz?' ‘Ne içeceğiz?' ya da ‘Ne giyeceğiz?' diyerek kaygılanmayın.

Uluslar hep bu şeylerin peşinden giderler. Oysa göksel Babanız tüm bunları gereksindiğinizi bilir.

Siz önce O'nun egemenliğinin ve O'ndaki doğruluğun ardından gidin, o zaman size tüm bunlar da verilecektir.

O halde yarın için kaygılanmayın. Yarının kaygısı yarının olsun. Her günün derdi kendine yeter.

Not: putperestler” Gerçek Tanrı’ya ibadet etmeyen kişiler.

Bu krallık Tanrı merkezlidir. Mesih İsa bunun, insanların peşinden gitmeleri gereken en üst düzeydeki amacı olduğunu öğretmektedir. Ayet 33’de, Tanrı’nın ardından gitmenin, dünyasal şeylerin ardından gitmekten farklı olduğunu görmekteyiz.

Soru:

Hangi sebepten dolayı endişe duymaktasınız? Şayet Tanrı’nın ardından giderseniz, Tanrı’nın endişenizi huzura çevirebileceğini düşünüyor musunuz?

Soru:

Elde etmek istediğiniz bir obje (eşya, değer, husus, v.s)’yi sizin için önemli yapan şey nedir? Bunun için neye öncelik verirsiniz? Bu konudaki uğraşınızı nasıl gerçekleştirmeye çalışırsınız?

TANRI’NIN KRALLIĞI BAŞLATILMIŞTIR

İsa, Eski Antlaşma peygamberliklerinin kendisinde gerçekleşmesiyle Tanrı’nın krallığının gelmiş olduğunu söylemektedir. Kendi doğasından ötürü bu krallığın ruhsal olmasına rağmen, bunun etkileri yaşadığımız yeryüzünde görülmektedir. İsa, bizlerin haricindeki şeylerin tamamıyla değersiz ve Tanrı’nın bunlar üzerindeki kontrolünün tamamen kaldırılmış olduğu fikrini savunan aşırı ruhçu düşüncelere karşı bizleri uyarmaktadır. İsa, tüm kötülüğü yenmek için dünyanın doğaüstü biçimde yenilenmesi amacıyla bir çalışma başlattı. Bu, dünyanın hem fiziksel ve hem de ruhsal yenilenmesi anlamındadır.

İncil’in Luka kısmında, Mesih İsa’nın evrensel hizmetine nasıl başladığı şöyle anlatılmaktadır:

Luka 4:

14 İsa, Ruh'un gücüyle donanmış olarak Celile'ye döndü. Kendisiyle ilgili haber bütün bölgeye yayıldı.

15 Oranın havralarında ders veriyor ve herkes tarafından yüceltiliyordu.

16-17 İsa, büyümüş olduğu yer olan Nasıra'ya geldiğinde her zaman yaptığı gibi Sept günü havraya gitti. Kutsal Yazılardan okumak üzere ayağa kalkınca O'na Yeşaya peygamberin kitabı verildi. Kitabı açarak şu sözlerin yazılı olduğu yeri buldu:

18-19 "Rab'bin Ruhu benim üzerimdedir. Çünkü O beni, müjdeyi yoksullara iletmek için meshetti. Tutsaklara serbest bırakılacaklarını, körlere gözlerinin açılacağını duyurmak için, ezilenleri özgürlüğe kavuşturmak ve Rab'bin lütuf yılını ilan etmek için beni gönderdi."

20 Sonra kitabı kapattı, görevliye geri verip oturdu. Havradakilerin hepsi gözlerini O'na dikmiş bakıyorlardı.

21 İsa söz alıp onlara, "Dinlediğiniz bu Yazı bugün yerine gelmiştir" dedi.

Notlar:

Ayet 14: “Celile” İsa’nın hizmetinin büyük bölümünü yapmış olduğu Filistin’in kuzeyinde bir bölge.

Ayet 15,16: “Sinanog” Yahudilerin öğrenme, tapınma ve dua etme amaçlı kullandıkları mesken.

Ayet 17: “Yeşaya” Mesih İsa’nın hizmetinden yaklaşık 700 sene evvel vaizlik yapan bir peygamber.

Soru:

“Dinlediğiniz bu yazı bugün yerine gelmiştir” diyerek, Mesih İsa ne demek istemiştir? Mesih, bunu söylerken, kendi yapmakta olduğu şeyleri kastediyor olabilir mi?

Soru:

İsa’nın Tanrı’nın krallığını vaaz etmesiyle, Peygamber Yeşaya’nın peygamberliğinin, kendisinde gerçekleşmesi arasında bir ilişki var mıdır? Varsa, ne şekildedir?

Aşağıdaki ayetler, Mesih İsa’nın bir dulun ölmüş olan oğlunu yaşama döndürmesinden sonra, olaya şahit olan kalabalığın şaşkın bir duruma girmiş olmasından sonraki durumdan söz etmektedir. Mesih İsa’nın yolunu hazırlamak için görevlendirilmiş olan Yahya, kral Herod tarafından mahkum edilmişti.

Luka 7:18-23

Yahya'nın öğrencileri, bütün bu olup bitenleri kendisine bildirdiler. Öğrencilerinden ikisini yanına çağıran Yahya, "Gelecek Olan sen misin, yoksa başkasını mı bekleyelim?" diye sormaları için onları Rab'be gönderdi.

Adamlar İsa'nın yanına gelince şöyle dediler: "Bizi sana Vaftizci Yahya gönderdi. ‘Gelecek Olan sen misin, yoksa başkasını mı bekleyelim?' diye soruyor."

Tam o sırada İsa, çeşitli hastalıklara, illetlere ve kötü ruhlara tutulmuş birçok kişiyi iyileştirdi, kör olan birçok kişinin gözlerini açtı.

Sonra Yahya'nın öğrencilerine şöyle karşılık verdi: "Gidin, görüp işittiklerinizi Yahya'ya bildirin. Körlerin gözleri açılıyor, kötürümler yürüyor, cüzamlılar temiz kılınıyor, sağırlar işitiyor, ölüler diriliyor ve Müjde yoksullara duyuruluyor. Benden ötürü sendeleyip düşmeyene ne mutlu!"

Soru:

Yukarıdaki ayetler, Mesih İsa’nın evvelki metinde belirtilmiş olduğu gibi, Mesih’in Sinagogda okumuş olduğu Yeşaya bölümündeki peygamberliği gerçekleştirdiğini nasıl göstermektedir?

KRALLIĞIN DOĞASI

Luka 17:20-21

Ferisiler İsa'ya, "Tanrı'nın Egemenliği ne zaman gelecek?" diye sordular. İsa onlara şöyle cevap verdi: "Tanrı'nın Egemenliği göze görünür bir şekilde gelmez.

İnsanlar da, “İşte burada” ya da, “İşte şurada” demeyecekler. Çünkü Tanrı'nın Egemenliği içinizdedir."

Soru:

Tanrı’nın krallığı onların arasında mevcut ise, bundan ne sonuç çıkarırsınız? Tanrı’nın krallığı onların arasında ne şekilde mevcuttu?

Romalılar 14:17

Çünkü Tanrı'nın Egemenliği, yiyecek ve içecek sorunu değil, doğruluk, esenlik ve Kutsal Ruh'ta sevinçtir.

Soru:

Bir kimse için, “doğruluğa, esenliğe ve sevince” sahip olabilmeyi kim mümkün kılar?

Aşağıdaki ayetler, Tanrı’nın krallığında olmayan birisi ile bu krallıkta olan birisi arasındaki tezatlığı bize detaylı biçimde vermektedir:

Galatyalılar 5:

19-21 Benliğin işleri açıktır. Bunlar cinsel ahlaksızlık, pislik, sefahat, putperestlik, büyücülük, düşmanlık, çekişme, kıskançlık, öfke, bencil tutkular, ayrılıklar, bölünmeler, çekememezlik, sarhoşluk, çılgınca eğlenceler ve benzeri şeylerdir. Sizi daha önce uyardığım gibi yine uyarıyorum, böyle davrananlar Tanrı'nın Egemenliğini miras alamayacaklar.

22-23 Ruh'un meyvesi ise sevgi, sevinç, esenlik, sabır, şefkat, iyilik, bağlılık, yumuşak huyluluk ve özdenetimdir. Bu tür nitelikleri yasaklayan yasa yoktur.

Notlar:

Ayet 19: “günahlı doğa” Bizim doğal yapımız, Tanrı’nın Ruhu’nun üzerimizde çalışmasıyla doğamızın değişime uğramış olmasından evvel, günahlı bir konumdadır ve Tanrı’dan ayrılmıştır.

Ayet 20: “putperestlik” Her şeyin yaratıcısı olan, yaşayan, tek gerçek Tanrı yerine sahte tanrılar ve sembollere tapınma.

Ayet 22: “Ruh” veya “Kutsal Ruh” Bir inanlının hayatına yaşamak ve işlemek için gelen Tanrı.

Ruh’un meyvesi” Bir kişinin yasaların gereklerini kendi çabalarıyla yerine getirmesiyle değil ama, Tanrı’nın Ruhu’nun o kişi üzerinde çalışmasının bir neticesi olarak Hıristiyan yaşamında gelişerek ortaya çıkan erdemlerdir.

Bruce J. Nicholls, İsa’nın, Tanrı’nın krallığı kavramının ne olduğunu şöyle açıklamaktadır:

“O, Tanrı’nın krallığını, tüm ruhsal ve yaratılmış alemde, cennette ve dünyada Tanrı’nın evrensel hükümdarlığı şeklinde düşünmektedir. İsa, Krallığın kendi üzerinde bulunduğunun, krallığın kendisi aracılığıyla gerçekleşeceğini ve zamanın sonunda onu mükemmelleştireceğinin farkındaydı. İsa, Baba’nın, tüm insanlara, tüm dünyaya ve tüm uygarlıklara göndermiş olduğu biricik Meshedilmiş hizmetçi olduğunu biliyordu.” 14

Bu anlayış aşağıdaki ayetlerde daha detaylı bir şekilde açıklanmaktadır. Mesih İsa, çarmıha gerilmezden evvel, Romalı devlet yöneticisi Pilatus'un huzurunda durmaktaydı:

Yuhanna 18:33-37

Pilatus yine vali konağına girdi. İsa'yı çağırıp O'na, "Sen Yahudilerin Kralı mısın?" diye sordu.

İsa şöyle karşılık verdi: "Bunu kendiliğinden mi söylüyorsun, yoksa benim hakkımda başkaları mı sana söyledi?"

Pilatus, "Ben Yahudi miyim?" dedi. "Seni bana kendi ulusun ve başkâhinlerin teslim ettiler. Ne yaptın?"

İsa, "Benim krallığım bu dünyadan değildir" diye karşılık verdi. "Krallığım bu dünyadan olsaydı, yandaşlarım, Yahudilere teslim edilmemem için savaşırlardı. Oysa benim krallığım buradan değildir."

Pilatus, "Demek sen bir kralsın, öyle mi?" dedi. İsa, "Söylediğin gibi, ben kralım" karşılığını verdi. "Ben gerçeğe tanıklık etmek için doğdum, bunun için dünyaya geldim. Gerçekten yana olan herkes benim sesimi işitir."

Soru:

Şayet Mesih İsa bir kralsa, O’nun krallığı nerede?

Soru:

Mesih İsa’nın krallığı ne çeşit bir krallıktı?

Soru:

Mesih İsa’nın bir kral olması ile gerçeğe tanıklık etmesi arasında nasıl bir ilişki vardır?

KRALLIKTAKİ YETKİ

Mesih İsa’nın ölümü ve dirilmesinden sonra, cennete alınmazdan evvel öğrencilerine göründü. Matta bunu bize şöyle anlatır:

Matta 28:16-20

On bir öğrenci Celile'ye, İsa'nın kendilerine bildirdiği dağa gittiler.

İsa'yı gördükleri zaman O'na tapındılar. Ama bazıları kuşku içindeydi.

İsa yanlarına gelip kendilerine şunları söyledi: "Gökte ve yeryüzünde bütün yetki bana verildi.

Bu nedenle gidin, bütün ulusları öğrencilerim olarak yetiştirin. Onları Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un adıyla vaftiz edin.

Size buyurduğum her şeye uymayı onlara öğretin. İşte ben, dünyanın sonuna dek her an sizinle birlikteyim.”

Soru:

Mesih İsa’nın dirilmesini gören öğrencilerinin tepkisi neydi?

Soru:

Yukarıdaki ayetleri, bu bölümün başlangıcındaki Daniel 7. bölümde anlatılanlarla kıyaslayın. Daniel’in görümündeki peygamberliğin gerçekleşmesi konusunda Mesih İsa’nın yapmış olduğu ne tür bildirimler mevcuttur?

Soru:

Şayet, İsa, zamanın sonuna kadar bizimle olacağını ve krallığının hiç son bulmayacağını söylemekte ise, bu durumda hala başka bir peygambere ihtiyaç var mıdır?

TANRI’NIN KRALLIĞINA GİRME

Matta 18:14

Bu sırada İsa'nın öğrencileri O'na yaklaşıp, "Göklerin Egemenliğinde en büyük kim?" diye sordular.

İsa, yanına küçük bir çocuk çağırdı, onu orta yere dikip şöyle dedi: "Size doğrusunu söyleyeyim, yolunuzdan dönüp küçük çocuklar gibi olmazsanız, Göklerin Egemenliğine asla giremezsiniz.

Kim bu çocuk gibi alçakgönüllü olursa, Göklerin Egemenliğinde en büyük odur.

Not: göklerin egemenliği” Matta İncil’inde sıklıkla kullanılmakta olan “Tanrı’nın krallığı” ile aynı anlamdadır.

Soru:

Göksel krallığa girebilmek için bir kişi ne yapmalıdır?

Soru:

Mesih İsa’nın işaret ettiği küçük çocukların karakteristik özelliği nedir?

Soru:

Göklerin krallığında en büyük olmayı sağlayan şey nedir?

Bir gece, bir Yahudi din önderi, İsa’nın Tanrı’dan gelmiş olduğunun farkında olarak O’nunla konuşmaya geldi:

Yuhanna 3:

12 Yahudilerin Nikodim adlı bir önderi vardı. Ferisilerden olan bu adam bir gece İsa'ya gelerek, "Rabbî, senin Tanrı'dan gelmiş bir öğretmen olduğunu biliyoruz. Çünkü Tanrı kendisiyle birlikte olmadıkça hiç kimse senin yaptığın bu mucizeleri yapamaz" dedi.

3 İsa ona şu karşılığı verdi: "Sana doğrusunu söyleyeyim, bir kimse yeniden doğmadıkça Tanrı'nın Egemenliğini göremez."

4 Nikodim, "Yaşlanmış bir adam nasıl doğabilir? Annesinin rahmine ikinci kez girip doğabilir mi?" diye sordu.

5 İsa şöyle cevap verdi: "Sana doğrusunu söyleyeyim, bir kimse sudan ve Ruh'tan doğmadıkça Tanrı'nın Egemenliğine giremez.

6 Bedenden doğan bedendir, Ruh'tan doğan ruhtur.

7 Sana, ‘Yeniden doğmalısınız' dediğime şaşma.

8 Yel dilediği yerde eser; sesini işitirsin, ama nereden gelip nereye gittiğini bilemezsin. Ruh'tan doğan her adam da böyledir."

9 Nikodim İsa'ya, "Bunlar nasıl olabilir?" diye sordu.

10 İsa ona şöyle cevap verdi: "Sen İsrail'in öğretmeni olduğun halde bunları anlamıyor musun?

11 Sana doğrusunu söyleyeyim, biz bildiğimizi söylüyoruz, gördüğümüze tanıklık ediyoruz. Sizler ise bizim tanıklığımızı kabul etmiyorsunuz.

12 Sizlere yeryüzüyle ilgili şeyleri söylediğim zaman inanmazsanız, gökle ilgili şeyleri söylediğimde nasıl inanacaksınız?

13 Gökten inmiş olan İnsanoğlu'ndan başka hiç kimse göğe çıkmamıştır.

14 Musa çölde yılanı nasıl yukarı kaldırdıysa, İnsanoğlu'nun da öylece yukarı kaldırılması gerekir.

15 Öyle ki, O'na iman eden herkes sonsuz yaşama kavuşsun.

Notlar:

Ayet 1: “Ferisiler” Yasayı çok sıkı bir şekilde muhafaza eden, Yahudi toplumunun yönetiminde etkin olan 70 kişilik Yahudi din önderinden oluşmuş Sanhedrin adındaki bir grup. Yahudiler, Ferisilere bakarak onların kendileri için bir model ve saygın olduklarını düşündüler.

Nikodemus” Yunanca ve İbranice öğrenmede alim düzeyinde olup, tanınmış bir Yahudi ailesinden gelmiş olduğu muhtemeldir.

Ayet 2: “Rabbi” Öğretmen anlamına gelen bir unvan.

Ayet 5: “sudan doğmak” Tanrı’nın Ruhu’yla bütünleşmek suretiyle Tanrı sözünün bizi temizleyerek yeniden doğuşumuzu sağlamasını öğreten Tanrı sözü (Efesliler 5:26, Yakup 1:18, 1.Petrus 1:23).

Ayet 14: “Musa... yılan” Musa, Yahudileri Mısır’daki kölelik diyarından kurtaran Tanrı’nın bir peygamberiydi. Musa, İsrail’in kamp kurduğu bir yerde Tanrı’nın ona emrettiği gibi bronzdan bir yılan yaptı. İsrailliler Tanrı’ya isyan etmelerinin bir sonucu olarak ortaya çıkmış olan yılanların ısırmalarından sonuçlanan ölümlerden kurtulabilmek için imanlı bir düşünceyle bu yılana bakıyorlardı.

“yukarı kaldırmak” İsa’nın günahlarımız için çarmıha çıkışının bir tasviri.

Soru:

Nikodemus, Mesih İsa’nın Tanrı’dan geldiğini nasıl anlamıştı (ayet 2)?

Soru:

Mesih İsa, birisinin Tanrı’nın krallığını, nasıl görebilir ve girebilir olduğunu söylemişti?

Soru:

Mesih, Nikodemus’a, bir kimsenin sahip olabileceği ne çeşit bir yeniden doğumdan bahsediyordu? Nikodemus bunu anlama konusunda neden sorun yaşıyordu? Nikodemus gibi bir adam için Mesih İsa’nın bu bildirimi özellikle anlamlıydı?

Soru:

Mesih İsa, İnsanoğlu’nun nereden geldiğini söylemektedir?

Soru:

İnsanoğlu’na iman etmiş olan herkese, ne verilecektir?

Soru:

Tanrı’nın krallığını görmekle İnsanoğlu’na iman etmek arasında bir ilişki var mıdır?

YANSIMA İÇİN

Soru:

Tanrı’nın ruhsal krallığı, bizim günlük yaşamımızla ve içinde yaşadığımız toplumla ne şekilde ilişkilidir?

UYGULAMA İÇİN

Soru:

Mesih İsa’nın Tanrı’nın krallığının gelmesi konusunda üstlendiği şeyler, bu krallığı getirecek kişi olması ve O’nun krallığını açıklayan kendi davranışları, bizden bir karşılık beklemektedir. Mesih İsa, sizden nasıl bir karşılık vermenizi beklemektedir?