Yol hakkında henüz dile getirmediğimiz bir gerçek daha: bu Yol’da yalnız başımıza yürümediğimizdir. Bizimle birlikte yürüyen başka insanlar da vardır. Tabii ki Rab İsa vardır. Ama başka yolcular da vardır ve Yol’un kuralı, onlarla paydaşlığın İsa’yla paydaşlık kadar önemli olduğudur. Hatta bu ikisi çok yakından bağlantılıdır.
Diğer İnanlılar’la olan ilişkimizle Tanrı’yla olan ilişkimiz o denli bağlantılıdır ki biri bozulursa diğeri de bozulur. Sabırsızlık, içerleme ya da haset gibi bizimle bir başka insan arasına giren her şey Tanrı’yla da aramıza da girer. Bu engeller bazen bir tülden daha kalın değildirler—hâlâ bir dereceye kadar diğer tarafı görebildiğimiz tüller gibidirler. Ama hemen kaldırılmazlarsa battaniye gibi kalınlaşırlar, sonra da tuğladan duvarlar olurlar ve Tanrı ve diğer İnanlılar’dan soyutlanıp kendi başımıza kalırız. Bu iki ilişkinin neden bağlantılı olduğu açıktır. “Tanrı sevgidir” yani diğer insanlar için olan sevgidir. Ve bir başka insana sevgi göstermeyi ihmal ettiğimiz an Tanrı’yla olan ilişkimiz bozulur-çünkü biz o kişiyi sevmesek bile Tanrı onu sever.
Ama dahası, bu tür günahların etkisi bizi her zaman “karanlıkta Yülütmesi” yani gerçekte ne olduğumuzu ya da gerçekte neler hissettiğimizi saklamaya itmesidir. Kutsal Kitap’ta “karanlığın” anlamı her zaman budur, çünkü ışık gerçekleri onaya çıkardığı halde karanlık saklar. Günahın içimizdeki ilk etkisi bizi saklanmaya itmesidir. Bunun sonucu olarak rol yapmaya, maske takmaya başlarız ve ne Tanrı’ya ne de insanlar? karşı dürüst olabiliriz. Ve tabii ki, ne Tanrı ne de insanlar içten olmayan bir insanla paydaşlık içinde olamazlar.
Bizi Rab İsa’yla paydaşlığa geri götüren yol kardeşimizle de götürecektir. Bütün sevgisizlikler günah olarak kabul edilmeli ve Kanı’nın örtmesi için Rab İsa’ya verilmelidir—sonra kardeşimizle durum düzelebilir. Rab İsa’ya bu şekilde geri gelirken O’nun kardeşimize olan sevgisinin kalplerimizi doldurduğunu ve kendini ona karşı davranışlarımızda dışa vurmayı istediğini göreceğiz ve yeniden paydaşlık içinde yürüyeceğiz.
Bu yüzden bu yaşam Yolu’dur. Bu yeni ve şaşırtıcı bir öğreti değildir. Vaaz ettiğimiz yeni bir şey değildir. Fazla gösterişli bir şey de değildir. Rab’bin bizi koymuş olduğu durumlarda gündelik hayatımızı sürdürmenin bir yoludur, Mesih İnanlı hayatı hakkında okumuş ya da duymuş olabileceklerimizle çelişki oluşturmaz. Aklanma konusundaki büyük gerçekleri basit bir şekilde örnekler. Bu hayatı şimdi yaşamaya başlamak yaşamlarımızda bir uyanışa neden olacaktır, Onu yaşamaya devam etmek sürekli bir uyanış olacaktır. Uyanış, sizler ve benim Rab İsa ve birbirimizle tam bir birlik içinde, bardaklarımız sürekli temizlenip Tanrı’nın hayatı ve sevgisiyle dolarak Yol’da yürümemizdir.