SONUÇ



Erkek ve dişi arasında olan cinsellik dışındaki tüm cinsellik deneyimleri anatomik, fizyolojik ve ruhsal acıdan insanın yaratılışıyla yani fiziksel ve ruhsal özellikleriyle uyumsuzdur. İncil öğretisine göre her insanın iç varlığına Tanrı’nın koyduğu vicdan vardır ve insanlar yaptıkları eylemlerde neyin doğru neyin yanlış olduğunu iç varlıklarında bilmektedirler. Rab’den kopuk yaşam; sevgisiz, sorumsuz anne-baba, aile tutumu; arızalı özdeşleşme; öğrenme, eğitimsizlik; tecavüz vakaları insanların yaratılışında bulunmayan cinsel tutumları benimsemesine öncelikli olarak yol açmakta ve daha kötüsü kişi yaşadığı acı deyimi, deneyimleri başkalarına aktarmasına neden olmaktadır.


Rab evliliği kutsayarak yaratılıştaki doğalarına uygun sürdürme sorumluluğunu insanlara bırakmıştır (Yar. 1:27, 28, 2:24). Kutsal Kitap’ta tanımlanan özgün cinsellik, erkek ve dişi arasında, evlilik ilişkisi içerisinde, ticari amaç gütmeden yaşanması için Rab’bin sunduğu bir armağandır.

Eşcinsellik, benlikten kaynaklan öteki günahlar gibiinsan doğasına aykırı, hafife alınmayacak bedensel ve ruhsal aykırılıktır. Bedende sürdürdüğümüz bu dünyadaki yaşamda Rab imanlıların kurtuluşu ve pak bir yaşam sürmesi için gereken her şeyi yapmıştır (İncil, Rom. 3:22-26; 8. bölüm). İsa Mesih tüm insanlığın günahlarını çarmıhta üstlenmiş, onlara tövbeyle yenilenerek sürdürebilecekleri iman yaşamlarını karşılıksız sunmuştur (İncil, 1. Kor. 15:2-6; Ef. 2:8,9).


İsa Mesih’in tüm insanlığın günahlarını üstlenmek için çarmıhta ölüm ve dirilişine iman etmek kurtuluşu, sonsuz yaşamı sağladığı gibi, aynı zamanda insanı dünyadaki yaşamından başlayarak günahtan özgürleştirir.


Bedenlerimizin haz kaynağı olmanın dışında farklı ruhsal işlevleri de vardır. İsa Mesih’e yaşamımızı teslim etmekle Kutsal Ruh’un bedenlerimizde konut kurması nedeniyle insanlar yalnız kendileri için değil Rab için yaşamalıdırlar. Hristiyanlar, İsa Mesih’in “Sizin ışığınız insanların önünde öyle parlasın ki, iyi işlerinizi görerek göklerdeki Babanız’ı yüceltsinler!” (İncil, Mat. 5:16)sözüne uygun olarak bedenlerini tapınak olarak Rab’be sunmaları, bu çağın gidişine uymayarak İsa Mesih’in adıyla Tanrı’yı öven yaşam sürdürmelidirler.

Eşcinsellik ve öteki benlik günahlarından özgür olmak konusunda Tanrı sözünün ve Kutsal Ruh’un Kitap Ehli Hristiyan’ın yaşamındaki yeri çok önemlidir. Bir Hristiyan tüm zamanlar için geçerli Kutsal Kitap ayetlerini özgün anlamına göre yorumladığında düşüncelerine, dolayısıyla davranışlarına Tanrı’nın beklentilerini yerine getirecek biçimde yön verebilir.