Yaratılışın tüm iyi meyvelerinin en önemlisi Hristiyanlık'tır. Birçok Mesih imanlısı Hristiyanlığın temel doktrinlerinin tümünün yaratılış gerçeğine dayandığının farkında değil gibi davranıyor. İsa'yı anlatan Müjde (İncil'de bulunan iyi haber) yaratılışla başlar. Vahiy 14:6-7'de Elçi Yuhanna'nın şu tanıklığını okuyoruz:
"Bundan sonra göğün ortasında uçan başka bir melek gördüm. Yeryüzünde yaşayanlara -her ulusa, her oymağa, her dile, her halka- iletmek üzere sonsuza dek kalıcı olan Müjde'yi getiriyordu. Yüksek sesle şöyle diyordu: 'Tanrı'dan korkun! O'nu yüceltin! Çünkü O'nun yargılama saati geldi. Göğü, yeri, denizi, su pınarlarını yaratana tapının!'"
Lütfen dikkat edin: Bu, sonsuza dek kalıcı olan Müjde'dir. Reddedilmesi, meleğin aracılığıyla gelecek olan yargıyla ilgilidir, ama mesajının odağında Yaratıcı vardır.
Müjde yaratılışla ilgilidir, çünkü İsa'nın kendisi Yaratan'dır. Yalnız ve yalnız bütün insanları yaratan, günahı bağışlatmak uğruna ölebilir, ölümü yenebilir ve adına iman edenlerin hepsinin Kurtarıcısı olabilirdi. İsa'nın kimliğini ve yaptıklarını anlatan en büyük ayetlerden birkaçı Koloseliler 1:16-20' de geçer. Şu önemli açıklamayla başlıyor: "Nitekim yerde ve gökte, görünen ve görünmeyen her şey -tahtlar, egemenlikler, yönetimler, hükümranlıklar- O'nda yaratıldı. Her şey O'nun aracılığıyla ve O'nun için yaratıldı. Her şeyden önce var olan O'dur ve her şey varlığını O'nda sürdürmektedir" (16'ncı ve 17'nci ayetleri). Her şeyin yaratıcısı olduğu için, "çarmıhta akıtılan kanı aracılığıyla esenliği sağlamış olarak yerdeki ve gökteki her şeyi O'nun aracılığıyla kendisiyle barıştırmaya razı oldu" (20'nci ayet). O'nun kurtarıcımız olmasına neden ihtiyacımız var? Yaratıcımız olarak O'na karşı günah işledik de ondan. O'nu tanımak ve O'na inanmak için bunu iyi anlamalıyız.
Kutsal Kitap'taki yaratılış doktrininin kurtaran ve yaşayan iman için ne denli önemli olduğunu anlatan başka bir bölüm de İbraniler mektubunda geçiyor. Bu mektuptaki 11'nci bölüm, iman üzerine yazılmış önemli bir bölüm olarak bilinir. Aslında bu konunun açıklanması ıo'ncu bölümün son iki ayetiyle başlıyor. 10:38'de deniyor ki, "doğru adamım imanla yaşayacaktır." Sonraki ayette yazar gerçek Hristiyanların, "iman edip canlarının kurtuluşuna kavuşanlar" olduğunu söylüyor (39'ncu ayet). Peki nedir bu aracılığıyla kurtulduğumuz ve yaşadığımız iman? Yine İbraniler 11:3'e göre imanın ilk amacı şudur: "Evrenin Tanrı'nın buyruğuyla yaratıldığını, böylece görülenlerin görünmeyenlerden oluştuğunu iman sayesinde anlıyoruz."
Bu arada, bu bölüm Tanrısal Evrim'i (Tanrı'nın evrimi yönettiğini kabul eden öğretiyi) dışlıyor. Yaratıcı Tanrı, yavaş yavaş işleyen evrimsel süreçle ortaya çıktığı iddia edilen nesneleri yaratmak için önceden var olan nesneleri kullanmadı. Dünyaları yaratmak için 'ol' dedi ve oldu.
"Gökler RAB'bin sözüyle, gök cisimleri ağzından çıkan solukla ('Ruh'la) yaratıldı... Çünkü O söyleyince, her şey var oldu; O buyurunca, her şey belirdi" (Mezmur 33:6,9).
Kimsenin yüreğini yargılamamalıyız; ama samimi Hristiyan evrimciler kendilerine en azından şunu sormalılar: "İsa Mesih'in her şeyi güçlü sözüyle yoktan var eden somut gücünü inkâr ediyorsak O'na nasıl diri ve kurtaran bir inancımız olabilir?"
Her şeyin özel bir şekilde gücü her şeye yeten ve her şeyi bilen Yaratıcı tarafından yaratılmış olmasıyla ilgili öğretiş, Mesih'le ilgili gerçek öğretişin, gerçek Müjde'nin ve kurtaran gerçek imanın temelidir. İsa Mesih'in kurtarış eylemi, gelecekteki ilahi yargı ve sonunda her şeyin Tanrı'yla uzlaşacağına ilişkin öğreti, bu temel üzerinde yükselmelidir. Sağlam yapı ancak sağlam temel üzerine kurulabilir. İyi meyve üreten ağaç, sağlam köklerden beslenip büyümelidir.
O halde gerçek müjdecilik de yaratılışı açıklamakla başlamalıdır. İncil'in Yuhanna kitabı bu bakımdan en iyi yol gösterici sayılır. Yuhanna, bu büyük kitabının sonunda tanıklığının en belirgin amacının insanları Mesih'e kazanmak olduğunu ifade ediyor:
"...yazılanlar, İsa'nın, Tanrı'nın Oğlu Mesih olduğuna iman edesiniz ve iman ederek O'nun adıyla yaşama kavuşasınız diye yazılmıştır" (Yuhanna 20:31).
Bunun yanı sıra kitabının başındaki şu eşsiz sözlere dikkat edin:
"Başlangıçta Söz vardı. Söz Tanrı'yla birlikteydi ve Söz Tanrı'ydı. Başlangıçta O Tanrı'yla birlikteydi. Her şey O'nun aracılığıyla var oldu, var olan hiçbir şey O'nsuz olmadı... O, dünyadaydı, dünya O'nun aracılığıyla var oldu, ama dünya O'nu tanımadı... Söz, insan olup aramızda yaşadı. O'nun yüceliğini -Baba'dan gelen, lütuf ve gerçekle dolu biricik Oğul'un yüceliğini- gördük" (Yuhanna 1:1-3,10,14).
Bu noktada doğal olarak akla gelen soru şudur: "Mademki gerçek müjdecilik yaratılış öğretisiyle başlıyor, Mesih'le ilgili kurtuluş mesajından önce canlıların kökenine ilişkin Kutsal Kitap görüşlerini mi açıklamalıyız?" Yanıt, "Hayır, bunu ancak koşullar gerektirdiği zaman yapmalıyız" şeklindedir. Müjde'yi yayan İsa'nın elçilerinin stratejisi eğitici, yol göstericidir. Müjde'yi sinagoglarda Yahudi soydaşlarına vaaz ettiklerinde yaratılış öyküsüyle başlamak zorunda kalmadılar; çünkü Yahudiler Kutsal Kitap'ın Eski Antlaşma kısmını biliyor ve ona inanıyorlardı. Tanrı'yı Yaratan olarak kabul ediyor, yaratılış gerçeğine inanıyorlardı. Elçilerin vaizleri bu ilk adımı atlayıp sonraki konuları irdelediler:
"Pavlus, her zamanki gibi Yahudilere giderek art arda üç Şabat günü onlarla Kutsal Yazılar üzerinde tartıştı. Mesih'in acı çekip ölümden dirilmesi gerektiğine dair açıklamalarda bulunuyor, kanıtlar gösteriyordu. 'Size duyurmakta olduğum bu İsa, Mesih'tir' diyordu" (Elçilerin İşleri 17:2,3).
Öte yandan, İsa'nın ilk öğrencileri kurtuluş müjdesini Yahudi olmayan uluslara, yani Kutsal Yazıları bilmeyen ve Tanrı'ya yaratıcı olarak inanmayanlara duyurmaya başlarken önce yaratılış kavramının temellerini attılar. Örneğin Pavlus Atina'daki dinleyenlerine "dünyayı ve içindekilerin tümünü yaratan, yerin ve göğün Rabbi olan Tanrı'yı tanıttı (Elçilerin İşleri 17:24). Bundan gerekli sonuçları çıkardıktan sonra İsa'nın dirilişiyle ilgili büyük tanıklığa geçti. Aynı şekilde Pavlus Listra'da kendisine ve yanındakilere kurban sunmak isteyen halka seslenerek, "Sizi bu boş şeylerden vazgeçmeye, yeri, göğü, denizi ve bunların içindekilerin hepsini yaratan, yaşayan Tanrı'ya dönmeye çağırıyoruz" dedi (Elçilerin İşleri 14:15).
Bugün başkalarını Mesih'e kazanmaya çalışırken de bu örnekleri izlemeliyiz. Kutsal Yazıları bilen, Tanrı'ya ve yaratılışa inanan kişilere Mesih'in kurtuluş müjdesini anlatmak için Kutsal Yazıları ve oradaki diriliş gerçeğini kullanabiliriz. Tanrı'yı hiç tanımayanlara Müjde'yi vaaz ederken (bu ister diğer ülkelerde ister üniversite yerleşkelerinde olsun), onları öncelikle sorumlu oldukları bir yaratan olduğuna ikna etmeliyiz. Buradan yola çıkarak onlara İsa'yı, Kutsal Yazıları ve kurtuluş armağanını anlatabiliriz.