Bölüm 7'nin ilk altı ayetinin altıncı bölümün son ayetleriyle sıkı bir bağlantısı vardır. Bölüm altının son ayetleri inanlının günahla olan eski ve yeni ilişkisini anlatır. Pavlus'un öğretişiyle çekişen kişinin sorusu ruhsal yasanın bu konudaki önemi üzerindeydi. Bu ayetlerde Pavlus ruhsal yasanın konuyla ilişkisine ağırlık verir.
Ayet 1 "Ruhsal yasayı tanıyanlara söylüyorum, kardeşlerim: Ruhsal yasanın insan üzerindeki egemenliğinin, insanın yaşam süresiyle kısıtlı olduğunu bilmiyor musunuz?" İnsan hayatta kaldıkça ruhsal yasanının (şeriatin) hükmü altındadır. Ruhsal yasanın yetki alanı kişinin ölümüne kadar sürer. Öldükten sonra yasaya bağlı değildir artık. Ruhsal yasanın dünyasından göç etmiştir o. Ruhsal yasayla olan ilişkisi ölümüyle kesilir.
Ayet 2 Evli bir kadın kocasına bağlıdır. Yasanın buyurduğu budur. Ama kocası ölürse artık kocasına bağlı değildir. Kadını kocasına bağlayan yasanın kadın üzerindeki yetkisi kocasının ölümüyle son bulur. Kadın artık o yasaya bağlı değildir.
Ayet 3 Kocası daha hayattayken başka bir erkekle ilişki kurarsa kadın cinsel yolsuzluk işler. Bunu yaparak evlenirken Tanrı'nın ve insanların önünde kocasına verdiği sözü bozar, evlilik bağını sarsar. Zina işler. Ama kocası ölürse yasa gereğince kocasına sadık kalacağına verdiği sözden özgür olur. Yasa artık onu kocasına bağlamaz. Başka bir erkekle yasal yoldan evlenebilir. Yeni kocaya varınca evlilik dışı cinsel bağlantıya girmiş (zina işlemiş) olmaz.
Ayet 4 Pavlus kadının evlilik yasasına bağlılığının sona erme örneğini inanlının ruhsal yasayla bağlantısı konusuna uygular. "Kardeşlerim! Tıpkı bunun gibi, ölen Mesih'in bedeni aracılığıyla sizler de ruhsal yasa karşısında öldünüz. Artık başkasına -ölüler arasından dirilene- varmakta özgürsünüz. Öyle ki Tanrı'ya ürün getirenler olalım." Biz inanlılar, Mesih'in bedeni aracılığıyla ruhsal yasa karşısında öldük. Bölüm 6'da konu vaftiz yoluyla Mesih'in ölümü ve dirilişinde birleşerek günah karşısında ölmekti. Buradaysa konu, ölen Mesih'le birleştiğimiz için ruhsal yasa karşısında ölmemizdir. Ruhsal yasaya olan bağlılığımız ölüm aracılığıyla kesilir. Mesih'le birleşerek ruhsal yasanın dünyasından göç ettik. Yasanın üzerimizdeki egemenliği kaldırılır İsa Mesih'in ölümü aracılığıyla, çünkü Mesih'in bedeninden parça olduk.
Ruhsal yasa inanlı için artık kurtuluş aracı olmaktan çıktı. İnanlı ruhsal yasa aracılığıyla doğru olma çabasından vazgeçmştir. Eskiden inanlı yasanın gereklerini yerine getirme çabasıyla kurtulmaya çalışıyordu. Artık ruhsal yasa karşısında ölmüştür. Onun hükmü altında değildir. Mesih'in ölümü ve dirilişi aracılığıyla eski kocamız olan ruhsal yasanın hüküm sürdüğü ortamdan ayrıldık. Eski kocaya bağlı değiliz artık. Başka birine varıyoruz: "ölüler arasından dirilen" Mesih'e. Bu ilişkide inanlılara kadın gözüyle bakılır. Tüm kilise topluluğuna Mesih'in gelini denir (Vahiy 21:9; 2.Korint.11:2,3).
Eski kocanın üzerimizdeki hükmü kaldırıldığı için "başkasına... varmakta" özgürüz. Ölüler arasından dirilen Mesih'e bağlanıyoruz. Ruhsal yasa ne sert bir kocaydı! Her zaman yanlışlıklarımızı yüzümüze vuruyordu. Onunla hiç rahat edemiyorduk. Hatta ondan korkuyorduk. İsa Mesih ne iyi koca! O'nun kayrası bize o kadar bağışladı ki, O'ndan korku duymuyoruz. Bizi rahatsız eden her şeyi çekinmeden O'na getirebiliyoruz. Günah ise, onu bize bağışlıyor. Korku ise, bizi gücüyle koruyacağını sevgiyle hatırlatıyor. Bize bu kadar iyilik gösteren Mesih için her şey yapmaya hazırız.
Mesih'e varmamızın amacı "Tanrı'ya ürün getirenler" olmamızdır. Bir çift evlenince ürün getirmek, soy yetiştirmek ister. Biz imanlılar Mesih'e bağlandığımızda Tanrı bizden ürün bekler. Ruhsal ürün getirmemizi ister. Tek başımızda ürün oluşturamayız, hiçbir erkekle ilişkisi olmayan bir kadın ürün oluşturamadığı gibi. Ama bu kadın evlenip kendini kocasına verirse o zaman ürün getirebilir.
İnanlılar olarak kendimizi her gün Mesih'e verirsek, O'nunla yakın bir ilişkide yaşayıp sözünü dinlersek O Kutsal Ruh aracılığıyla bizde ruhsal ürün yetiştirecek. "Ruh'un ürünü sevgi, sevinç, esenlik, sabır, iyi yüreklilik, iyilik, içten bağlılık, yumuşak huyluluk, tutkulara üstünlük" (Galatya. 5:22,23). Bizde bu tanrısal sevgi yoktur. Kutsal Ruh kendini Mesih'e veren inanlıda bu sevgiyi oluşturur. Ürünün öbür sekiz özelliği için durum aynıdır. Kutsal Ruh Tanrı'ya olan hizmetimizi verimli kılar.
Ayet 5 Bu ayet günahlı benliğimizin isteklerine göre yaşadığımız zamanki durumumuzu açıklar. O zaman ruhsal yasanın yasakladığı çeşitli kötülükleri yapmamaya çalışırken ruhsal yasa o kötlükleri bize hatırlatıyordu. İçimizdeki günah gücü hatırlatılan bu düşünceleri kışkırtıp o kötülükleri "bedenimizin parçalarında" oluşturuyordu. Günah gücünün ruhsal yasa aracılığıyla bizde meydana getirdiği ürün ölümdü. Tanrı'dan ayrılıktı. Böyle yaşamın sonucu ise sonsuz ölüm cezasıdır. Günah gücü ruhsal yasa aracılığıyla insanı günah işlemeye kışkırtır. Sonra ruhsal yasa onu ölüme mahkum eder. Günah gücüyle ruhsal yasanın bu karşılıklı etkileme durumu daha aşağıdaki ayetlerde ayrıntılı olarak anlatılır (ayet 7 ve sonrakileri).
Ayet 6 "Ama şimdi, tutsak edildiğimiz şey karşısında ölmüş olduğumuzdan, ruhsal yasadan özgür kılındık." Artık günahlı benliğe bağlı, günah tutsaklığında değiliz. Günahın gereksiz isteklerine göre yaşamıyoruz. Ruhsal yasa olan eski kocamızdan ayrıldık. Bu da boşanmayla değil, bir ölüm olayıyla oldu. Böylece ruhsal yasadan özgür olmamız, Mesih'e varmamız yasal bir durumdur. Ruhsal yasa karşısında öldük, onun etkisinin sürdüğü dünyadan göç ettik. Mesih'e bağlandık, O'nun diriliş yaşamında pay aldık. O yaşamda ruhsal yasanın yetkisi yoktur. Artık yasa, suçlamalarıyla bizi ezemez.
Ayetin ikinci yarısında belirtildiği gibi ruhsal yasadan özgür edilmemizin amacı Tanrı'ya Kutsal Ruh'un gücüyle hizmet edebilmemizdir. Dinci bir kişi "yazılı yasanın eski yolunda" Tanrı'ya hizmet etmeye çalışır. Bu eski, küflenmiş yoldan Tanrı'ya hizmet etme çalışmak boşunadır. Yasanın yazılı buyruklarını tane tane yerine getirme çabası sıkıcıdır. Günahlı benliğin isteklerini durdurmak için gücü yoktur bu yolun. Tersine onları canlandırır. "Ruh'un yeni yolunda" ise inanlı günahlı benliğin isteklerine karşı koyup Tanrı'yı hoşnut eden bir yaşam sürer. Kutsal Ruh onu Tanrı'nın isteğine uymaya istekli kılar. İnanlı Kutsal Ruh'un etkilemesiyle Tanrı'nın isteğini sevinçle yerine getirir.