KAYSERİYE

İsrail'in Ak Deniz kıyısında büyük kral Herodes'in Kayser Avgustus'un onuruna kurduğu kent. Karmel dağının güneyinde 38 kilometre uzaklığında bulunuyordu. Hem Herodes'in hem de Romalı valinin resmi konağı bu kentteydi. Yeruşalem'deki inanlılar topluluğunun dul kadınlarının bakımıyla ilgili hizmeti düzenlemye atanan yedi kişiden biri Filippos, Gaza ve Azotos çevrelerindeki hizmetinden sonra Kayseriye'ye gitti (Res.İş. 8:40). Daha sonra evinin orada olduğunu öğreniriz (Res.İş. 21:9). Yeruşalem'deki inanlılar kendisini ortadan kaldırmayı tasarlayan Helenistler'in düzenlerinden korumak için Pavlus'u (Saul) "Kayseriye'ye götürdüler, oradan da Tarsus'a gönderdiler" (Res.İş. 9:30).

Tanrı'yı arayan subay Kornilyus aynı kentte oturuyordu. Petros Tanrı'nın verdiği bir görme yüzünden oraya gitmesini engelleyen tereddütlerini yenip gitti ve Kornilyus'un iman edip Kutsal Ruh'la dolduğuna tanık oldu (Res. İş. 10:1-48). Pavlus Yeruşalem'e giderken Kayseriye'ye uğradı (Res.İş. 18:22). Başka bir yolculuktan dönerken yine uğrayıp Filippos'un evinde kaldı. Oradyken Agabos adlı peygamber Pavlus'un Yeruşalem'de tutuklanacağını bildirdi. Buna karşın Pavlus Yeruşalem'e gitmekten vazgeçmedi (Res. İş. 21:8-14). Komutan tutuklu olan Pavlus'un Yahudiler'in düzenlerinden kurtulması için kolcularla Kayseriye'ye gönderdi. Pavlus orada iki yıl tutuklu kaldıktan sonra duruşmanın Kayser tarafından kararlaştırılmasını isteyince oradan gemiyle Roma'ya gönderildi (Res.İş. 23:23-33; 25:11).