Şekem kentinin güneyinde bulunan ve karşısındaki Ebal dağından daha engin bir dağ. Musa Erden ırmağının doğusunda konaklayan İsrail halkına Tanrı'nın bildirdiği buyruk ve yasaları önlerine koyduktan sonra (Tesniye 5-11) şunları söyledi: "Bakın ben bugün önünüze bereketi ve laneti koyuyorum; bugün size emretmekte olduğum Allahınız RABBİN emirlerini dinlerseniz, bereket; ve Allahınız RABBİN emirlerini dinlemezseniz, ve bilmediğiniz başka ilahların ardınca yürümek için bugün size emretmekte olduğum yoldan saparsanız, lanet.. Gitmekte olduğun yurda Allahın RAB seni getirdiği zaman, bereketi Gerizim dağı üzerine, ve laneti Ebal dağı üzerine koyacaksın. Onlar Erden ötesinde, güneşin battığı yolun arkasında, Araba'da oturan Kenanlılar yurdunda, Gilgal karşısında, More meşelerinin yanında değil mi?" (Tesniye 11:26-30). Başka bir konuşmasında (Tesniye 27:9-37,68) Musa İsrail'in altı soyu Gerizim üzerine ve öbür altısı Ebal üzerine duracağını buyurdu (Tesniye 37:9-13). Birkaç yengi yaptıktan sonra Yeşu karşılıklı iki dağ üzerinde Musa'nın buyurduğu gibi yaptı (Yeşu 8:30-35).
Gideon'un oğlu Abimelek yetmiş kardeşini öldürmeye çalıştığı zaman onlardan sağ kalan Yotam kaçarken Gerizim dağının tepesinde durup hemen aşağıda bulunan Şekem kentinin halkına konuşma yaptı (Hakimler 9:7).
Yahuda halkı sürgüne götürüldükleri zaman geri kalan halk yalancı tanrı tapıcılarıyla karışıp Samiriye halkı oluşturdu. Bu halk Yahudi inancıyla yalancı tanrı tapıcılığıyla uyum sağlayarak kendilerine göre bir din türettiler (2.Krallar 17:33). Pasah (Fısıh), Pentekost ve Çadır bayramlarını Gerizim dağının tepesinde kutlarlardı. Sihar'a yakın Yakup'un kuyusu bu dağa yakındı. Orada İsa'yla konuşan Samiriyeli kadın, "Bizim atalarımız şu dağda (yani Gerizim dağında) tapındılar, ama sizler tapınılması gereken yer Yeruşalem'de dersiniz" dedi (Yuhanna 4:20).