FİLİPPİ

"At seven, savaş sever" anlamına gelir bu ad. Kenti ele geçirip geliştiren Makedonyalı Filippos'u anmak için verildi. Troas'tayken Pavlus görmede "Makedonya'ya gel, bize yardım et" diyen Makedonyalı bir adam görünce deniz yoluyla bugünkü Yunanistan'ın Kavalla kenti olan Neapolis'e vardı (Res.İş. 16:6-11). Luka anlatımını şöyle sürdürür: "Buradan Filippi'ye gittik. Burası Makedonya bölgesinin önde gelen bir kenti ve Romalılar'ın kurduğu bir kolonidir" (a.12). Neapolis Roma'yı doğu ile bağlayan Via Egnatia adlı yolun son noktasıydı. Filippi bu yol üzerinde Neapolis'in kuzeyinde 13 kilometre uzaklığındaydı. Pavlus kent kapısının dışında ırmak kıyısında bir dua toplantısını araması sinagogun orada bulunmadığı izlenimi bırakır. Romalı askerleri ve aileleriyle dolan kentte sinagog kuracak on Yahudi erkek bulunmuyordu. Dua toplantısına katılanlar kadınlardı. Bunlardan biri Tiyatiralı Lidya idi. O ve ev halkı iman etti. Falcılık ruhundan kurtulan kız yüzünden cezaevine tıkatılan Pavlus ve Silas'ın depremle oradan kurtulunca gardiyan ve ev halkı iman etti. Oradan ayrılınca Pavlus Lidya'nın evinde bir imanlılar topluluğunu bıraktı. Avrupa'daki ilk topluluk. Bu topluluğa bir mektup yazdı.