AŞTAROT

İbranice'de Aştarot veya Aşterot adını alan Kenanlıların ana tanrıçası, Yunanaca'da Astarti olarak tanınırdı. Bu tanrıça ayrıca aşk ve savaş tanrıçasıydı. Kenanlılar'ın bu tanrıçaya tapma biçimleri iğrençti. Kutsal Kitab'ın şu ayetlerinde adı geçer: Hakimler 2:13; 10:6; 1.Samuel 7:3,4; 12:10; 31:10; 1.Krallar 11:5,33; 2.Krallar 23:13. Bunun yanı sıra Aştarot adı bir kente verildiğini görürüz. Ona ilk kez Tekvin'de İbrahim'in yaşadığı çağda değinilir: "Kedorlaomer ve kendisiyle beraber olan krallar geldiler ve Refalar'ı Aşterot-karnaim'de vurdular" (Tekvin 14:5-7). Başan kralı Og'un Aştarot'ta oturduğunu öğreniriz (Tesniye 1:3). Bu kentte aynı adla tanınan tanrıçaya özgü bir tapınağın bulunduğunu sanmak yerindedir. Bu kent Galile gölünün doğusunda bulunan Tel Aştarah'tır. Bazı uzmanlar Aşterot-Karnaim ile Aştarot'un aynı, bazıları ise apayrı yerler olduğu düşüncesi üzerinde durmaktalar. Konuya şu alıntı aydınlık getirebilir: "İsrail oğullarının vurdukları ve gün doğusuna doğru Erden ötesinde, doğuya doğru bütün Araba ile Arnon vadisinden Hermon dağına kadar yurtlarını mülk olarak aldıkları ülkenin kralları şunlardır: Aştarot'ta ve Edrei'de oturan Refalar bakiyesinden Başan kralı Og'un yurdu.." (Yeşu 12:1-4). Refalar'ın hem Aşterot-karnaim'de hem de Aştarot'ta oturmaları ikisinin aynı yer olduğu sanısını güçlendirir.

Bu kent Manasse soyunun yarısına verilen mirasın arasındaydı (Yeşu 13:31). Daha sonraki çağda Levililer'e ait bir kent olduğu bildirilir: "Gerşom oğullarına Manasse yarım kabilesinin aşiretinden, Başan'da Golan ile otlaklarını ve Aştarot ile otlaklarını.. verdiler (1.Tarihler 6:71,76). Aynı olaya Yeşu 21:27 ayetinde değinildiği sanılır: "Levililer aşiretlerinden, Gerşon oğullarına Manasse'nin yarım kabilesinden adam öldüren için sığınacak kent olan Başan'daki Golan'la otlağını ve Be-eştera ile otlağını iki kent." Be-eştera'nın Beyt-aştara adının kısaltılmış biçimi olarak kabul edilirse Aştara evi anlamına gelir. Aştarot çoğul bir sözcüktür. Aştara onun tekilidir. Böylece Be-eştera'nın Aştarot kenti için aynı adın değişik biçimi olduğu görülür. İğrenç ve utanç verici tapma usullerinin hakim olduğu bir kentin gerçek Tanrı'ya kutsallık içinde tapınan Levililer'e verilmesi hoş bir değişmedir. Ne yazık ki, İsrail oğulları RAB'den uzaklaşınca bu iğrenç tapmaya döndüler: "Beni bıraktılar ve Saydalılar'ın ilahesi Astarti'ye.. tapındılar" (1.Krallar 11:33).