ANTAKYA

Büyük İskender'in generallerinden biri Selefkos İskender'in ölümünden sonra imparatorluğun doğu illerine egemen oldu. Bu adam Antiokos adlı babasını anmak üzere bu adı on altı kente verdi. Antiokos adı Türkçe'de Antakya biçiminde kullanılır.

1/ ANTAKYA (Suriye'deki). Selefkos'un babasının adını devam ettirmek için adlandırdığı on altı kentin en önemlisi bugünün Hatay ilindeki Antakya'dır. Selefkos ve sülalesi Yahudiler'i oraya yerleşmeye teşvik ettiler. Daha sonra Roma İmparatorluğu'nun Suriye eyaletinin başkenti oldu. Roma dünyasının önemde üçüncü kentiydi. Yeruşalim'den (Kudüs'ten) sonra Mesih inancının tarihinde en önemli yerdi: "Stefanos'a çektirilen acı sonucunda darmadağan olanlar Finike'ye, Kıbrıs'a ve Antakya'ya kadar gittiler. Tanrı Sözü'nü Yahudiler'den başka hiç kimseye bildirmiyorlardı. Ama onlardan Kıbrıslı ve Kirineli bazı kişiler Antakya'ya gelip Yunanlılar'a da Rab İsa'nın Sevinç Getirici Haberi'ni bildirdiler.. Çok sayıda insan iman ederek Rabbe döndü. Bu olaylara ilişkin haber Yeruşalem'deki kilise topluluğunun kulağına erişti. Barnabas'ı Antakya'ya gönderdiler.. Barnabas Saul'u aramak için Tarsus'a gitti. Onu bulunca Antakya'ya getirdi. İkisi bir yıl süreyle kilisede bir araya gelerek o büyük topluluğa öğretide bulundular. Öğrencilere ilk kez Antakya'da Hristiyan adı verildi" (Res.İş. 11:19-26). Pavlus'la Barnabas Antakya inanlılarından Yeruşalem'de ve çevresinde bulunan inanlılara yardım götürdüler (Res.İş. 11:27-30). Antakya topluluğu Kutsal Ruh'un Barnabas'la Pavlus'u Sevinç Getirici Haber'i yayma işine ayırdığını bildirdi (Res.İş. 13:1-4). Kıbrıs'a ve Anadolu'ya uzanan bu yolculuktan sonra Antakya'ya döndüler (Res.İş. 14:26-28). Pavlus oradan önemli bir toplantı için Yeruşalem'e gönderildi (Res.İş. 15:1-21). Toplantının kararını Antakya topluluğuna bildirmek için geri gönderildi (Res.İş. 15:22-35). Pavlus oradan Suriye ve Kilikya'ya gitti. Bu yolculuk onu Yunanistan'a kadar götürdü. Yolculuğun sonunda "Antakya'ya indi" (Res.İş. 18:22). Oradan da Galatya ve Frikya bölgelerine gitti (Res.İş. 18:23). Bundan sonra Antakya'dan söz edilmiyor Kutsal Kitap'ta.

2/ PİSİDYA ANTAKYASI (veya Pisidya'da bulunan Antakya). Pavlus'la Barnabas Kıbrıs'tan gemiyle bugünün Antalya ilindeki Perge kentine gittiler. Oradan "Pisidya Antakyasına geçtiler" (Res.İş. 13:13). Kentin yıkıntıları bugünün Isparta ilinin Yalvaç ilçesinin yakınlarındadır. Pisidya Antakyası Selefkos'un babasının adına göre adlandırdığı on altı kentlerden biridir. Bu kent aslında Pisidya'da değil Frikya bölgesinde bulunuyordu. Ama onu Frikya'da bulunan başka bir Antakya'dan ayırmak için ve Pisidya sınırına yakın olduğundan Pisidya Antakyası diye tanınıyordu. Efes'ten Kilikya'ya (bugünün Adana yöresine) uzanan önemli bir ticaret yolu üzerindeydi. Romalılar bu Antakya'yı Galatya eyaletinin Frikya-Galatika bölgesine kattılar. İmparator Augustus bu kenti Roma kolonisi olma onuruna yükseltti. Romalıların ellerine geçmeden önce Makedonyalı Selefkos Yahudiler'i oraya yerleşmeye teşvik etmişti. Bunun için Pavlus'la Barnabas oraya varınca "Şabat günü sinagoga" girebildiler (Res.İş. 13:14). Halka bir öğüt sözünü söylemeye çağrılınca Pavlus Sevinç Getirici Haber'i onlara bildirdi. Orada bulunan Yahudiler ve Yahudiler'in inancıyla ilgilenen Yahudi olmayanlardan birçoğu iman etti. Öbür Şabat günü "neredeyse tüm kent Tanrı Sözü'nü dinlemek için bir araya" gelince Yahudiler kıskandılar. Pavlus'un söylediklerine karşı konuştular. Sonra kent yöneticilerini kışkırtarak Pavlus'la Barnabas'ı bölgelerinden attırdılar. İki üç yıl sonra Pavlus "Rabbin Sözü'nü bildirdiği kentlerin her birine dönmeye, kardeşlerin durumunu öğrenmeye karar verdi (Res.İş. 15:36). Bu yolculukta Pisidya Antakyası'nı tekrar ziyaret etmiş olsa gerek.