İMANLA ONAYLANAN ÖNCEKİ İNSANLAR 11:1-40

İmanın tanımlanması 1-3

Bölüm 10 ayet 38 ile 39'da Kutsal Ruh yazar aracılığıyla Tanrı'yı hoşnut etme yolunun kendisine güvenerek imanla yaşamak olduğunu vurgulamıştı. Bu bölüm, önceki antlaşma altındaki insanların izlememiz gereken imandan vermiş oldukları örnekleri önümüze serer.

Ayet 1'de Kutsal Ruh tarafından esinlenen yazar imanı tanımlar. İman, umulan şeylerin gerçekleşeceğine hiç sarsılmadan güvenmektir. Onların varlığından güvence taşımaktır. "Güvence" (SGH) ya da "güvenmek" (M) diye çevrilen sözcük b.1 a.3'te Mesih için kullanılan "Tanrı'nın öz varlığı niteliğinde" deyimiyle karşılanan "hupostasis" sözcüğüdür. İman ümit edilen şeylerin özüne sahiptir. İmanın bu yönü bölümün geri kalan kesimlerinde verilen örneklerle aydınlatılır. İmanın öbür yönü gözle görülmeyen şeylerin varlığından elinde kesin kanıtlar taşırcasına emin olmaktır. İmanın bu yönüyle ilgili örnekler de bundan sonraki ayetlerde önümüze serilir.

Böyle bir imanla yaşayan "önceki insanlar" bu yoldan "onaylandı" (SGH), "Tanrı'nın beğenisini kazandı" (M). Biz de Tanrı'nın onayına kavuşmak istersek onlar gibi umudumuzun gerçekleşeceği güvenliği içinde ve görülmeyen şeylerin varlığından elimizde kesin kanıt taşırcasına yaşamalıyız. Sen böyle yaşıyor musun?

"Önceki insanlar" (SGH) ya da "atalarımız" (M) diye çevrilen "presbuteros" sözcüğü "daha yaşlı" anlamını taşır. Bir inanlılar topluluğunun önderleri için kullanılırken "ihtiyarlar" diye çevrilir (Elçi. İş. 14:23). Eski Atlaşma'nın Eski Yunanca çevirisinde halkı yönetmek için Musa'ya yardım eden 70 kişiye bu ad verilir (Sayılar 11:16). Yeni Antlaşma'da İsrail'in önderlerine de verilir (Matta 26:47). Matta 15:2 ayetinde Ferisiler ise "presbuteros" sözcüğünü İsrail'in ataları anlamında kullanırlar. İbraniler 11:2 ayetindeki anlamı da bu olsa gerek.

Böyle bir imanla "tüm gök varlıklarının Tanrı'nın Sözü'yle düzenlendiğini, görülen şeylerin görülmeyenlerce oluşturulduğunu.. anlamaktayız" (a.3). Gözle göremediğimiz Tanrı'nın buyruk vererek gördüğümüz şeyleri oluşturduğunu Tanrı'ya bağladığımız güvenle anlıyoruz. Tanrı "çağları" düzenlemiştir. "Gök varlıkları" (SGH) ya da "evren" diye çevrilen "aion" sözcüğü kimi zaman "çağlar", kimi zaman "dünya" ve kimi zaman "sonsuzluk" anlamına gelir. Tarihin sahnesi ve olayları Tanrı'nın buyruğu aracılığıyla hazırlanmıştır.