Haftada bir dinleneceksin. Bu sağlıklı bir öğüt, değil mi? İstanbul’daki hayat için geçerli, değil mi? Bu şehirde yaşayan kaç milyon kişi her gün çalışarak hayatını kısaltıyor?
Geçen hafta bir adamla konuşuyordum. Bana dedi ki: ‘Daha önce bir fabrikam vardı. Her gün canavar gibi çalışıyordum. Çocuklarımı hiç görmedim. Bir gün uyandığımda bir de ne göreyim? Oğlum 10 yaşında. Oh ha! Bütün çocukluğunu kaçırdım. Kendime ne için çalıştığımı sordum. Onlar için; ama onları hiç görmüyorum ki!’
Ölmeden önce pişmanlık duyarken kaç kişi ‘Keşke ofiste daha çok zaman geçirseydim!’ der? Çok değil; ama kaç kişi ‘Keşke ailemle daha çok zaman geçirseydim!’ der? Ne yazık ki çok fazla kişi. Özellikle erkekler.
Ey Babalar! Haftada bir gün çalışmamak önemli; ama eğer 6 gün günde 18 saat çalışıp, 4 saat uyuyorsan ve tatil günü gelince perişansan, bitkinsen, bunun hiç faydasını görmeyeceksin. Biraz akıllı ol! Buna bir kural olarak, bir görev olarak bakma! Bu senin iyiliğin için bilgece bir öğüt. İlke şudur: İşkolik olma. Ailenin, hayatın tadına var. Yoksa su gibi akacak elinden.
Ben size emredemem, bilgelik size emretsin ve onun sözlerini dinleyin. İyiliğiniz için!