Şifa imana bağlıdır. Bu kaçınılmaz. Bu ayetlere göre şifa koşullu. Peki koşul nedir? İman.
Tanrı kendini şifa veren bir Tanrı olarak, önceki zaferle ve coşkuyla dolu bölümde değil, bu hayal kırıklığı hikayesinde gösterdi. Bazı kişiler için şifa daha çok bağırmakla, zaferle ilgilidir; fakat bu hikayeye göre şifa daha çok Tanrı’nın şefkatiyle, merhametiyle ilgilidir. Hem sizin durumunuzu hem de sizin hayal kırıklığınızı iyileştirmek istiyor.
Tanrı kendini şifa veren bir Tanrı olarak tanıttı. Bu kelime kaçınılmazdır. Mecaz değildir. ‘Hastaları iyileştiren kişi; şifacı. Ben sizin şifacınızım.’ Bu bizden kaynaklanmadı. Keşke Tanrı bir şifacı olsa! Kendini bir şifacı olarak tanıttı. O zaman demek ki onu öyle tanımalıyız. Bunu hafife almayalım.
İsa Mesih gelince, Tanrı’yı yansıtmak için ne yaptı? Hastaları iyileştirdi. Bu da kaçınılmazdır. Dört Müjde’nin yüzde 25’i gerçek şifa hikayelerinden ibarettir. Kutsal Ruh kilisede Tanrı’yı halen bir şifacı olarak tanıtmaktadır; çünkü İsa Mesih dün, bugün ve sonsuza dek aynıdır (İbr 13.8). Tanrımız bugün bile hastaları iyileştiren bir Tanrı’dır!