Kurtarıcı

Tanrı ayrıca Musa'ya, "Ben RAB'bim" dedi,

"İbrahim'e, İshak'a ve Yakup'a Her şeye Gücü Yeten Tanrı olarak göründüm, ama onlara kendimi RAB adıyla tanıtmadım.

Yabancı olarak yaşadıkları Kenan ülkesini kendilerine vermek üzere onlarla antlaşma yaptım.

Mısırlılar'ın köleleştirdiği İsrailliler'in iniltilerini duydum ve antlaşmamı hep andım.

"Onun için İsrailliler'e de ki, 'Ben RAB'bim. Sizi Mısırlılar'ın boyunduruğundan çıkaracak, onların kölesi olmaktan kurtaracağım. Onları ağır biçimde yargılayacak ve kudretli elimle sizi özgür kılacağım.

Sizi kendi halkım yapacak ve Tanrınız olacağım. O zaman sizi Mısırlılar'ın boyunduruğundan çıkaran Tanrınız RAB'bin ben olduğumu bileceksiniz.

Sizi İbrahim'e, İshak'a ve Yakup'a vereceğime ant içtiğim topraklara götüreceğim. Orayı size mülk olarak vereceğim. Ben RAB'bim.'"

Mısır’dan Çıkış 6.2-8

Tanrı bir kez daha Musa’ya görünüp sesleniyor. Bu sefer Musa’ya ant içiyor, bir söz veriyor. Normalde biz yemin ettiğimiz zaman, daha yüksek birisine başvurarak; ‘Vallahi billahi, Allah şahidim olsun, Kur’an çarpsın, ekmek musap çarpsın, bu gece ölümü göreyim, Allah’ın üzerine yemin ederim ki’ deriz.

Tanrı bunu yapmaz. Başka birisine başvuramaz. Tanrı bir ant içtiği zaman kendi adına ant içer. Bu yüzden okuduğumuz ayetlerde Tanrı 4 kez ‘Ben Yahveyim’ diyor.

Tanrı kendi adını bir garanti olarak sunmaktadır. Bankadan yüklü bir kredi aldığın zaman sana ait olan bir şey; mesela evin ipotek edilir. Taksitleri ödeyemezsen, evine haciz gelir. Tanrı Musa’ya kendi adını, kendi itibarını ipotek olarak sundu. ‘Eğer söylediklerimi yerine getirmezsem, beni yoklayabilirsiniz.’ der gibi oldu. Demek ki adımın hiç bir manası kalmamıştır.

Tanrı bunu söylemek mecburiyetinde miydi? Haşa. Tanrı hiç kimseye borçlu değildir. Halbuki Musa’nın emin olmasını istediği ve İsrail oğullarının durumu ciddi, çaresiz ve umutsuz olduğu için, onları umutlandırmak amacıyla ant içerek söz verdi.

Peki Tanrı’nın saygınlığı bozulabilir mi? Haşa. Ne demek? Mutlaka sözlerini yerine getirecektir ve yeminine sadık kalacaktır demek.

Biz de Tanrı’nın sözünü okuduğumuz zaman ona iman etmek mecburiyetindeyiz. Durum ne kadar umutsuz ve karanlık olursa olsun, ne kadar vahim görünürse görünsün, Tanrı öyle diyorsa, mutlaka yapar. Mutlaka gelir. Mutlaka sözünü yerine getirir. Kuşkumuz olmasın.