10. TANRI’NIN ÖN SAĞLAYIŞI

RAB YERİNE GETİRECEK

Daha önceki bölümlerde, zayıflıklarımız, isyanlarımız ve gururumuzdan dolayı hepimizi, bir gün, bir yerde toplayıp yargılayacak olan Kutsal Tanrı’nın gözünde, tüm insanların günahlı olduklarını gördük. Bununla birlikte, günahlarımıza rağmen, Tanrı, kendi sevgisi ve merhametinde, bizlerin kendisiyle bir ilişki içinde olmamızı sağlayacak şekilde, bizleri çağırmaktadır. Tanrı, tesis etmiş olduğu Ruhsal bir krallığın parçası olmamız için bizleri çağırmaktadır. Fakat, bu, kendisinin bir bedel ödemesine sebep olmaktadır. Tanrı bize bir yol sağlamıştır. Tanrı’nın adaletini gerçekleştiren bu sağlayış (hazırlama ve gerçekleştirme ç.n) Tevrat’ta önceden gösterilmiş ve İncil’de açık bir konuma getirilmiştir.

Yaklaşık 4.000 yıl önce, Tanrı, (Irak’ta Fırat ırmağı yakınında) Ur kentinde bulunan İbrahim ve ailesine, Kenan (bugünkü Filistin) bölgesine gidip, orada yaşaması için çağrı yaptı. 75 yaşındaki İbrahim, nereye gideceğini dahi tam olarak bilmeden, Tanrı’nın çağrısına itaat etti. İbrahim’in karısı Sara kısırdı ve ikisi de çocuk sahibi olacak yaşlarını geride bırakmış olmalarına rağmen, Tanrı onların, bir çocuk sahibi olmaları vaadinde bulundu. İbrahim imanla Tanrı’ya inandı. Sara 90 ve İbrahim 100 yaşlarındayken mucizevi şekilde İshak doğdu. Bu doğum, diğer normal doğum şartlarının sağlanmış olmasının dışında, tamamen Tanrısal bir sebeple gerçekleşmiştir. İshak’ın doğumu, Tanrı’nın İbrahim’e verdiği vaadin yerine gelmesiydi. Yıllar sonra, genç bir çocuk olunca, Tanrı İbrahim’in imanını test etmek için, oğlunu kurban etmesini istedi.

Yaratılış 22:

1 Daha sonra Tanrı İbrahim'i denedi. "İbrahim!" diye seslendi. İbrahim, "Buradayım!" dedi.

2 Tanrı, "İshak'ı, sevdiğin biricik oğlunu al, Moriya bölgesine git" dedi, "Orada sana göstereceğim bir dağda oğlunu yakmalık sunu olarak sun."

3 İbrahim sabah erkenden kalktı, eşeğine palan vurdu. Yanına uşaklarından ikisini ve oğlu İshak'ı aldı. Yakmalık sunu için odun yardıktan sonra, Tanrı'nın kendisine belirttiği yere doğru yola çıktı.

4 Üçüncü gün gideceği yeri uzaktan gördü.

5 Uşaklarına, "Siz burada, eşeğin yanında kalın" dedi, “Tapınmak için oğlumla birlikte oraya gidip döneceğiz.”

67 Yakmalık sunu için yardığı odunları oğlu İshak'a yükledi. Ateşi ve bıçağı kendisi aldı. Birlikte giderlerken İshak İbrahim'e, "Baba!" dedi. İbrahim, "Evet, oğlum!" diye yanıtladı. İshak, "Ateşle odun burada, ama yakmalık sunu kuzusu nerede?" diye sordu.

8 İbrahim, "Oğlum, yakmalık sunu için kuzuyu Tanrı kendisi sağlayacak" dedi. İkisi birlikte yürümeye devam ettiler.

9 Tanrı'nın kendisine belirttiği yere varınca İbrahim bir sunak yaptı, üzerine odun dizdi. Oğlu İshak'ı bağlayıp sunaktaki odunların üzerine yatırdı.

10 Onu boğazlamak için uzanıp bıçağı aldı.

11 Ama RAB'bin meleği göklerden, "İbrahim, İbrahim!" diye seslendi. İbrahim, "İşte buradayım!" diye karşılık verdi.

12 Melek, "Çocuğa dokunma" dedi, "Ona hiçbir şey yapma. Şimdi Tanrı'dan korktuğunu anladım, biricik oğlunu benden esirgemedin."

13 İbrahim çevresine bakınca, boynuzları sık çalılara takılmış bir koç gördü. Gidip koçu getirdi. Oğlunun yerine onu yakmalık sunu olarak sundu.

14 Oraya "RAB sağlar" adını verdi. "RAB'bin dağında sağlanacaktır" sözü bu yüzden bugüne kadar söylenmektedir.

14. "RAB sağlar": İbranice "Yahve yire".

15 RAB'bin meleği göklerden İbrahim'e ikinci kez seslendi:

16 "RAB diyor ki, kendi üzerime ant içiyorum. Bunu yaptığın için, biricik oğlunu esirgemediğin için

17 seni fazlasıyla kutsayacağım; soyunu göklerin yıldızları, kıyıların kumu kadar çoğaltacağım. Soyun düşmanlarının kentlerini mülk edinecek.

18 Soyunun aracılığıyla yeryüzündeki bütün uluslar kutsanacak. Çünkü sözümü dinledin."

Notlar:

İshak” Kuran’da, Saffat Suresi 99-111 ayetlerinde, İbrahim’in kurban etmek istediği oğlunun adı belirtilmemişse de Müslüman yorumcular, bunun İsmail olduğunu söylerler. Bununla birlikte, bu ayetleri okumaya devam ettiğimizde, bu kişinin İsmail değil, İshak olduğu anlaşılmaktadır.

Moriya bölgesi” Bu bölgede İsrail halkı tarafından bir tapınak inşa edildi (2. Tarihler 3:1’e bak). Daha sonra bu bölgenin üzerinde, Müslümanlar tarafından ElAksa adındaki cami yapılmıştır. Eskiden, bu tapınakta İsrailliler kendi günahları için ve gelecekte İsa’nın kurban oluşunu tasvir edecek şekilde hayvan kurbanları sunuyorlardı. Söz konusu bu bölgede, İsa’nın kendi halkı için fidye olmak üzere acı çekerek öldüğünü bilmekteyiz.

Ayet 2,12&16: “senin biricik Oğlun” Ayet 2 ve 16’da “biricik” kelimesi “sevgili” anlamındadır. Ayet 12’de ise, “beraberinde olmak” veya “bir başkasıyla aynı düşüncede olmak” anlamında kullanılmıştır. İshak, kendi aracılığıyla uluslara bereket getirecek olan, Tanrı’nın antlaşmasında vaat edilen biricik oğuldu. İsmail, Sara’nın hizmetçisi Hacer’le uzağa gönderilmişti ve İshak’la bu konuda paylaşması gereken bir mirasa sahip değildi. İsmail, bir oğul olarak bölgede bulunmamıştı. İsmail, imanındaki zayıflıktan ötürü, İshak’ı suçlamıştı (Yaratılış 21:9, Galatyalılar 4:29). İshak, Tanrı’nın Kutsal Ruhu’nun gücüyle mucizevi bir şekilde doğmasına rağmen, İsmail normal, doğal bir şekilde doğmuştu (Galatyalılar 4:23,29). Çocuk sahibi olabilecek yaşın çok ötesinde iken, İbrahim’in iman yoluyla inanmış olduğu gibi, İbrahim ve Sara Tanrı’nın vaadinin gerçekleşmesi olarak İshak’a sahip olmuşlardı (Yaratılış 18:10-12 ; 21:13 , 5).

Ayet 6: “Yakmalık sunu için yardığı odunları oğlu İshak'a yükledi” Bu olay, bize, İsa’nın haçlanmaya giderken, kendi haçını taşımasını anımsatmaktadır.

Ayet 7: “yakmalık sunu kuzusu nerede?" Buradaki kurbanlık kuzu, İsa’nın bizler için, haç’ta ölmesinin bir sembolü konumundadır. Kuzu ile insan arasında açık bir şekilde kurbanlığı anımsatan ilişki, Eski Antlaşma Yeşaya 53:7’de mevcuttur:

Yeşaya 53:7 O baskı görüp eziyet çektiyse de, ağzını açmadı. Kesime götürülen kuzu gibi, kırkıcıların önünde sessizce duran koyun gibi açmadı ağzını.

Ayet 8: “kuzuyu Tanrı kendisi sağlayacak” İbrahim, Tanrı’nın sözünde öylesine kesin bir imana sahipti ki, Tanrı’nın İshak’ı ölümden diriltebileceğine dair vermiş olduğu vaadi gerçekleştireceğini biliyordu.

Ayet 13: “oğlunun yerine onu sun” Burada, kurbanlığın kendisi için, bir yer değiştirme olayı üzerindeyiz. Birçokları için yaşamını, bir fidye olarak vermek üzere gelecek olan İsa’nın ön görümünü açık bir şekilde anlamaktayız.

Ayet 14: “Rab sağlar” Bu, Tanrı’nın sıfatlarından birisi (Yehova), Rab sağlayacak anlamındadır. Rab Tanrı, gerçek tapınma için, gerekli olan kurbanı sağlayarak kendisini onurlandırmıştır.

Ayet 18: “soy” kelimenin buradaki anlamı tekil niteliktedir. Bir tane olan evladı (Mesih) belirtir (Galatyalılar 3:16’ya bak).

dünyadaki tüm uluslar bereketlenecek” İbrahim’in soyundan olan İsa aracılığıyla, tüm halklara kurtuluş gelecek.

çünkü bana itaat ettin” İbrahim, imanıyla hareket ettiğinden, Tanrı’daki imanını göstermiş oldu. Bu iman, onu Tanrı ile güvenilir yaparak, kendisine doğruluk olarak itibar kazandırmıştır (Yaratılış 15:6). İbrahim, artık, kendi günahları ona karşı bir değer olmayacak şekilde aklanmıştı. Galatyalılar 3:9 “Böylece iman edenler, iman etmiş olan İbrahim'le birlikte kutsanırlar.”

Soru:

İbrahim, imanını ne şekilde ortaya koyarak, Tanrı’yı onurlandırdı?

Soru:

Tapınma için, ne çeşit bir kurban gerekliydi (ayet 5,7)?

Soru:

İbrahim, Tanrı’nın ne yapacağına inanmıştı (ayet 5,8)?

Soru:

İbrahim’in biricik oğlunu kurban etmesi, ne türden (sembolik olarak) bir davranıştı?

Soru:

Rab neyi sağladı?

İbrahim’in imanı aracılığıyla, birbirleriyle ilgili 3 şey, Tanrı tarafından İbrahim’e sağlanmıştı:

1. Kurbanlık koç,

2. Yeniden canlanma

3. Bereketler.

İbrahim’e sağlanan bu 3 şey, ölen, tekrar dirilen ve bizlere Tanrı’da sonsuz bereketlere sahip olacağımız bir yaşam veren Mesih İsa aracılığıyla İbrahim’den yaklaşık 2000 yıl sonra gerçekleşmiştir. İsa, Ferisilerle kendi kimliği hakkında tartıştığı zaman, İbrahim’in kendisinin gelecek oluşuna doğru baktığını açıklamıştı. Yuhanna 8:56 “Babanız İbrahim günümü göreceği için sevinçle coşmuştu. Gördü ve sevindi."

İbrahim’in o zamanda öğrenmiş olduğu şey, zamanı gelince, Tanrı’nın kendi oğlunun ölerek, bizim kurtuluşumuzu sağlayacağı idi. Tanrı’nın sağlayışından ötürü, İbrahim ölüm korkusu olmaksızın, yeniden dirilme ümidine sahip olduğunu biliyordu. İbraniler mektubunda söylendiği gibi, “İbrahim, Tanrı'nın ölüleri bile diriltebileceğini düşündü; nitekim İshak'ı simgesel bir şekilde ölümden geri aldı” (İbraniler 11:19).

İbrahim tüm ulusların bereketlenmesine sebep olacak olan vaat edilmiş oğul'un gelişine imanla bakmaktaydı. Tanrı’nın İsa aracılığıyla sağlamış olduğu kurbanı iman aracılığıyla kabul ederek, Tanrı’yı onurlandırabiliriz.

GÜNAHLAR İÇİN FİDYE

Tanrı Zebur’da bizlere, başkasının hayatı için hiç kimsenin yeterince bedel ödeyemeyeceğini bildirmektedir:

Mezmur 49:

7 Kimse kimsenin hayatının bedelini ödeyemez,

Tanrı'ya fidye veremez.

8 Çünkü hayatın fidyesi büyüktür,

kimse ödemeye yeltenmemeli.

9 Böyle olmasa,

Sonsuza dek yaşar insan, mezar yüzü görmez.

15 Ama Tanrı beni ölüler diyarının pençesinden kurtaracak, ve yanına alacak.

Soru:

Hiç kimse, diğer birinin yaşamı için bedel ödeyemez. Bizlerin sonsuz yaşam için olan tek umudumuz nerede bulunmaktadır?

Tanrı’nın açıklanmış olan vahyi, bizlerin sonsuz yaşamı aldığımız kurtarılma olayını, Tanrı’nın kendisinin sağlayabilir olduğunu açık olarak bildirmektedir.

Markos 10:45

Çünkü İnsanoğlu bile hizmet edilmeye değil, hizmet etmeye ve canını birçokları uğruna fidye olarak vermeye geldi.

Notlar:

fidye” Bir kişinin mahkumiyetten kurtarılması için yapılan ödeme. Bizler, esaretten özgür kılınıp, günahın köleliği üzerinde zaferli olalım diye, İsa’nın kendi yaşamını vermiş olduğu, günaha ve ölüme köle olan insanlarız.

Soru:

Bizler için, İsa’nın yaşamının O’ndan alınması, kendi isteği dışında mıydı yoksa, O’nun isteğiyle mi gerçekleşti?

Vaftizci Yahya İsa’nın evrensel hizmetinin başlangıcında, İsa’ya bakarak şunu söylemişti:

Yuhanna 1:29

Yahya ertesi gün İsa'nın kendisine doğru geldiğini görünce şöyle dedi: "İşte, dünyanın günahını ortadan kaldıran Tanrı Kuzusu!”

Not:

kuzu” Yahudiler tapınakta, günahlarına kefaret için hayvan kurbanı sunuyorlardı. Bu hayvan sunuları, gelecekte, bizlerin günahları için kendisini bir kurban olarak sunan Mesih’i işaret etmekteydi.

Soru:

Yahya, İsa’nın göreviyle ilgili olarak, önceden neyi biliyordu?

TANRI’NIN DÜNYAYA OLAN SEVGİSİ

Tanrı’nın, düşüşten sonra, bizlerin sahip olduğu günaha karşı, kendi öfkesinin cezasının ödenmesi için İsa’yı göndermesi, Tanrı’nın bizler için sahip olduğu sevgisinden dolayı idi. İsa, bu konuda şöyle söylemektedir:

Yuhanna 3:16-18

Çünkü Tanrı dünyayı o kadar çok sevdi ki, biricik Oğlunu verdi. Öyle ki, O'na iman edenlerin hiçbiri mahvolmasın, ama hepsi sonsuz yaşama kavuşsun.

Tanrı, Oğlunu dünyayı yargılamak için dünyaya göndermedi, dünya O'nun aracılığıyla kurtulsun diye gönderdi.

O'na iman eden yargılanmaz, iman etmeyen ise zaten yargılanmıştır. Çünkü Tanrı'nın biricik Oğlunun adına iman etmemiştir.

Soru:

Tanrı, kendi oğlunu neden gönderdi?

Soru:

Tanrı’nın oğluna inanmak, ne anlama gelmektedir?

YANSIMA İÇİN

Soru:

Günahlarımızın cezasını ödemekten, neden sadece Tanrı bizi kurtarabilir?

Soru:

Tanrı, bunu bizim için nasıl sağladı?

UYGULAMA İÇİN

Tanrı’nın, İbrahim’e sağlayışı vermiş olduğu gibi, günahlarınızdan dolayı Tanrı’dan ayrılmanıza bir çare olması için, güvencinizi sadece Tanrı’ya yönlendirin. Tanrı’nın, İsa aracılığıyla size sağlamış olduğu kurtuluşu reddetmenizin anlamı, suçlanarak Tanrı’dan sonsuz olarak ayrılmanızdır. Tanrı’nın karşılıksız sunduğu bu sağlayışı kabul etmeniz O’nu onurlandırmak ve yüceltmek anlamına gelir. İmanınızın karşılığı ise, sonsuzluk boyunca Tanrı’nın krallığına coşkulu bir şekilde girmenizdir.

Tanrı’nın, sizin için sunduğu sağlayışı kabul edecek misiniz?