BÖLÜM 18 - YEREL KİLİSEDEKİ KALELER

Bir kilisenin ruhsal savaşta etkin olması ve Müjde’nin yayılması için temelinin tanrısal olması önemlidir. Öyle ki, düşmanın giriş noktaları olarak kullanabileceği hiçbir ayak basma yeri olmasın. Durum böyle olmazsa kilisenin amaçları yönünde ilerlemesi ve vizyonunu gerçekleştirmesi hemen hemen imkansızdır. Düşmanın giriş noktaları olarak kullanabileceği ayak basma yerleri genellikle ya kilisenin temelinde kurulmuş olan kalelerde ya da belirli zamanlarda meydana gelen ana değişikliklerle tanıtılan kalelerde bulunur. Kaleler, bireylerde olduğu kadar kiliseler gibi kurumlarda da var olabilir. Bizim batılı kafa yapımız bunu her zaman görmeyebilir.

İyi temelin önemi

Bir kilisenin tanrısal bir temel üzerinde kurulu olduğunu düşünmeyi istememize rağmen, her zaman durum böyle olmaz. Yeni bir kilise kurulduğu zaman temelinde kaleler olabilir ve bunlar kilisede belirli bir büyüme olana dek bazen görünmeyebilir. Bunlar kilisenin kurucularının önceki durumlarını bırakma ve yeni bir işe başlama nedenine bağlı olabilir. Bazen kilise yaşamında yetersizlikle geçen birkaç yıldan sonra tespit edilebilirler.

Herhangi bir binanın temeli, o binanın karakterini belirler; dolayısıyla bir kilise tanrısal olmayan meseleler üzerine kuruluysa, bu meseleler orada yanlış ruhsal gücün kürsüsü olabilir. Etkisini de genellikle şöyle gösterir; insanlar o kiliseye katılırken o belirli ruhsal güç kilisenin yaşamında onları da etkiler.

Bu kitabın başında size Haiti’li pastörün hikayesini anlattım. 324 Bu hikaye bir bina ve onun temeliyle ilgiliydi, ama ruhsal bir binanın, yerel bir kilisenin, ruhsal temelinde ne olabileceğini resmeder. Tanrı’nın onlara binayı inşa edebileceklerini söylemeden önce orada bulunan tanrısal olmayan sunağı çıkardılar. İsa’nın adıyla kurduğumuz herhangi bir iş için de aynısı geçerlidir. Tanrı hiçbir işin tanrısal olmayan temele inşa edilmesini istemez.

Kilise yaşamındaki ana değişim noktasında benzer bir şey meydana gelebilir. Eğer değişim tanrısal olmayan nedenlerle yapılırsa, düşman için giriş noktaları olabilecek kaleler kurulabilir. Benzer şekilde, bir kilisenin Tanrı’nın amaçları yönünde ilerlemesine engel olunduğunda, daha fazla giriş noktaları oluşabilir ve yeni kaleler kurulabilir.

Tanrı vergisi bir vizyonla tanrısal temeller üzerinde inşaat yapmada öncülük yapan herhangi biri için önemlidir bu. Başkalarının önderliği altındaki kayıtlar incelenmeli; çünkü bu, öncülerin zorluk çektiği bir alan olabilir. Tanrısal bir otoriteye boyun eğmede yetersiz kalmışlarsa, öncülük ettikleri işin önderliğine karşılıklı boyun eğmede ve takım değerlerini oluşturmada zorluk çekeceklerdir.

Kaleler ya da düşman için giriş noktaları olarak tespit edilebilen bir takım meseleler vardır ve belirli bir kilisede birden fazla meselenin var olması şaşırtıcı olmaz. Aşağıda ele almam istenen durumlarla ilgili örnekler vardır.

Acılık kökü

Bu, temelle ilgili bir meseledir ve genellikle bir çeşit düşmanlığın sonucu olarak filizlenir. Acılık kökü, başka durumlarda incitmek için tepki verme amacıyla var olmuşsa, bir kilisenin karakterini etkileyebilir. İncinme meselesi ele alınmamış ve önderler kilise başlamadan önce yanlış tepkilerinden ötürü tövbe etmemişlerse, bir kale ortaya çıkabilir. Bu acılık büyüyüp kilisenin bir özelliği haline gelebilir ve buna bulaşan herkesi etkileyebilir. Kiliseleri onaylamadığımız bir şeye tepki olarak değil, olumlu bir vizyonla başlatmaya dikkat etmeliyiz.

İbraniler kitabının yazarı hiç kimsenin Tanrı’nın lütfundan yoksun kalmaması ve birçoklarını kirletecek acılık kökünün filizlenmemesi için bizi uyarır. 325

Bizzat tecrübelerimden şunu biliyorum: acılık kökü bir kilisenin temeline girerse (ya da küçük bir değişim sırasında bir grup insanın içine sızarsa), düşman için adım atacak yer sağlar ve bu da hemen hemen herhangi bir günaha götürebilir. Hem kilisenin birliğine hem de Müjdenin ilerlemesine tökez olur.

1. Asilik

Bu da yine temelle ilgili bir meseledir. Bu temel, daha önce boyun eğmekle ilgili bir sorundan dolayı kilisede sorunları çözemeyen bir önderin olduğu yerdir. Önder yeni bir işe başlar ve kilise de onun karizmatik yeteneklerinden ötürü büyür, ama kilise asilik temeli üzerine kurulu olduğundan bu yeni işte çok sık kendini gösterecektir; çünkü yanlış ruhsal güçlerin kaynağı için giriş noktaları oluşturmuştur.

Birçok yeni kilisenin kurulmakta olduğu kanısındayım. Ulusumuzun ve bütün ulusların İsa’yı tanımayanlar için daha çok kilise kurmaları gerekir. Yeni bir kilise kurmak için mevcut olanlardan çıkan insanlarla çok fazla sorunum yok. Birçok kilise şöyle başlar: mevcut kilise Kutsal Ruh’un işleyişini kabul etmeyi reddettiğinde olan budur. Ancak kilise asilik noktasından başlamışsa ve yeni bir kilisenin kurulması çağrısıyla başlamamışsa bu, bir sürü soruna götürür. Sık sık bölünmeler, önderliğe karşı saygısızlık ve önderlikte saydamlık eksikliği olabilir.

2. Bölünme

Temelle ilgili bir mesele daha var: önderlerin daha önceki kiliselerde anlaşamamaları ya da başkalarının onlarda görmedikleri “hizmet” hırslarından dolayı kiliselerin bölünme üzerine kurulması. Başka ülkelerdeki durumu bilmiyorum, ama İngiltere’de temellerindeki bölünmeden dolayı büyüyemeyen ve devamlı ufak parçalara ayrılan küçük karizmatik gruplar var. Çok sayıda kilisenin kurulmasını istiyorum ama bunların bölünmeden değil, vizyondan kaynaklanması lazım. Çünkü temelinde bölünme varsa, sonunda bölünecekler ve yine bölünecekler. Bazen kurucular tarafından bölünme olumlu bir adım olarak algılanabilir. Ama kilisedeki dört ihtiyarın anlaşamamasından ötürü yeni bir kilise kurulmuş olabilir. Dolayısıyla sorunu çözmenin en iyi yolunun yeni bir kilise kurup ihtiyarları iki kilise arasında paylaştırmak olduğunu zannederler. Bunun bütün sorunların üstesinden geleceğine ve kendilerinin de “kilise kurma” konusunda öncülük ettikleri şeklinde görüleceklerine inanırlar! Kurulan kilisenin böylesine istikrarsız bir temel üzerinde olmasından dolayı güvensiz olacağını söylemeye hiç gerek yok.

3. Baskın ya da manipüle eden önderlik

Bu, özellikle yetkinin verilmediği ve insanların hizmetlerinde serbest bırakılmadığı kiliselerdeki baskın önderlerin olması sonucunda ortaya çıkar. Bir önder insanları bir araya getirmede başarılı olabilir ama onları eğitmede ve hizmete yönlendirmede aynı başarıyı gösteremeyebilir. Önder kendine güvenmeyebilir ve başkalarının onun Tanrı’daki görevini “üstlenmesi” konusunda gönülsüz olabilir.

Daha önce dediğimiz gibi büyücülüğün esasında kontrol etme vardır ve bu bir kilisede olursa, kontrol ve manipülasyonun temeli atılır. Pavlus’un inananlara yazarken bedenin işleri arasına büyücülüğü de eklemesi beni bazen şaşırtır. 326 Böyle bir durumda hiç kimse herhangi bir şey yapacak kadar serbest kalamaz. Bunun aşırı şeklini İzebel ruhu oluşturur ve bu da ya manipüle eden bir önder tarafından ya da kilisedeki bir grubun önderliği manipüle etmesiyle uygulanır. Bu konuyu 12. bölümde ele aldım.

4. Hümanistik öğreti

Bazı kiliselerde temel teoloji üzerinde iyi bir öğretiş olabilir ama, aile yaşamı ya da danışmanlık verme gibi diğer konularla bağlantılı olarak hümanistik öğretişte de olabilir. Bu da kilisede herkesin kendi görüşünün olmasıyla sonuçlanır ve bireysel meselelerde insanlarla yüzleşme ve onları zorlayarak düşündürme imkansız hale gelir.

5. Demokratik ya da komite temelli önderlik

Ruhsal otoritenin uygulanması için demokrasinin uygun bir temel olduğuna inanmıyorum. İnsanları önderliğe atayan Kutsal Ruh’tur. 327 Önderleri kilisesine veren İsa’dır. 328

Komite temelli önderlik bir takım değil, kilise içinde belirli ilgi gruplarını temsil edenlerin bir oluşumu ya da kilise yaşamının belirli bölümüdür. Kilisenin temelinde demokrasi olursa, önderlerin yönlendirmesi çok zor olacaktır ve her önemli adım zora sokulacaktır. Bazı kiliseler anayasalarıyla demokratik olmayabilir ama, önderleri sıkıştıran “özel ilgi” grupları ya da “aile bağları”nın işbaşında olduğu sinsi ruhsal güçler olabilir.

6. Cinsel ahlaksızlık

Temellerinde, genellikle önderliklerinde, cinsel ahlaksızlığın olduğu kiliselerin var olması beni derinden etkiliyor. Daima aldatıcıdır ve genellikle de manipülasyonla işini yürütür. Bu durumda özellikle İzebel ruhu etkindir ve bunu tespit etmek de iki üç yılı alır. Bu, bazen kilisenin alt yapısına baktığımızda ortaya çıkar ve manipülasyonun etkilerini görmek de mümkün olur.

Cinsel ahlaksızlığın, önderlik düzeyinde tespit edilmesinden önce kilisede benzer bir sürü olaylara yol açtığını gördüm. Dolayısıyla homoseksüel ilişkilere girmiş bir önderin olduğu yerde, önderde tespit edilmeden önce kilisede homoseksüel ya da lezbiyen bir etkinliğin ortaya çıkması daha olasıdır.

Benzer şekilde bir önder zina işliyorsa o zaman kilise bir sürü zina, flörtöz davranış, cinsler arasındaki sınırlara yaklaşmada belirsizlik eksikliği ve karşı cins danışmanlığında rehbersizlik gibi durumlarla nitelenebilir. Bu da temiz olmayan ruhların işbaşına geçmesiyle sonuçlanabilir.

Bir kilisenin gençleri arasında ortaya çıkan cinsel ahlaksızlıkla ilgili bir durumu anımsıyorum. Gençlerin bazı önderlerinde bulunan iffetsizliğin bulunmasıyla sorun çözüldü. Ancak bunu araştırıp bulmak epey zaman aldı.

7. İlişkilerin bozulması

Bazen kilise yaşamında önemli olan bir grubun içinde duygusal yakınlıktan oluşan bir bağımlılık olabilir. Bu bağımlılık insanların birbirine sımsıkı yapışmasına ve başkalarını dışlayan bir gruba dönüşmesine neden olabilir. O kadar sıkı dost olurlar ki, ilişkileri sağlıklı olmaktan çıkar. Bir gün bir şeyler yolunda gitmez ve insanlar birbirinden kopar.

Bu gibi ilişkilerin bozulması bedenin işinden kaynaklanır ama, düşman bunu öyle bir kullanır ki önderlerin diğer işlerini bırakıp buna yoğunlaşmasını sağlar. Çözümü zordur ve birçok insanı kendi taraflarına çekerler. Bu durumda çözüm bulmak ve bu durumun her şeyin üstüne çıkmasına izin vermemek için kararlı olmak gerekir. Bunun için de dua etmek önemlidir.

Yerel kilisedeki kaleleri inceleme

Kalelerle ilgili olarak durumun üstesinden gelmek için birkaç seçenek uygun olabilir. Bu tür meselelerin çözülmesinde kiliselere yardım etmek için birkaç kez işin içine girdim.

Aslında durumu önderlerle ve sık sık kilisedeki kişilerle tartışıyorum. Kilise yaşamının düzenine ve tekrarlayan sorunlarına bakıyorum. Ayırt edebilme gibi bir peygamberlik armağanına gereksinim olduğu apaçıktı. Kilise dışından birden fazla kişinin araya girmesinde fayda vardır. Günah içinde olup da hala konumunu koruyan herhangi bir önderle yüzleşmek ve onun uygun bir biçimde disiplin edilmesi gerekir.

Sonra kiliseye, kilise yaşamındaki kalelerle ve bizzat kendi kilise yaşamlarıyla ilgili meseleler hakkında öğreti verilmelidir. Önce açık bir öğretiş vermeden yüzleşmek hata olur. Kilise bir araya getirilmeli ve kalelerin reddedilmesine katılmaları için davet edilmelidir. Sonra onların serbest bırakılması için dua etmeli ve özgürlük içinde yaşanılması gereken kilise hayatına dair öğretişte bulunmalıyız. Aslında burada yaptığımız şey şudur: kilisenin daha fazla aynı yönde gitmeyip, kalelerinin İsa’nın adının gücüyle yıkıldığını görmesini sağlamaktır.

Bunun ciddi durumlarda gerekli olduğunu söylemeliyim. Başka durumlarda ise meseleleri anlayan ve ortaya çıkan belirli meselelerle ilgili öğretişte bulunan bir önderlik sistemi gereklidir. Bütün bu durumlarda meseleler halledildikten sonra önderlerin sevecen ama kararlı bir şekilde kiliseyi yönlendirmesi ve eski kaleler tekrar ortaya çıktığında sevgiyle bunlarla yüzleşmesi önemlidir.


18 Numaralı Etkin Strateji: Kiliselerimizin düşmana karşı etkin olması için kilise yaşamında ayırdına varılması ve üstesinden gelinmesi gereken kaleler olabileceğini görün.