“Çıkış 12, İsrail’in bir ulus olarak doğuşunu anlatan bölümdür. Doğum sancıları bitmiş, kurtuluş yaklaşmıştır.”40 Rab, bu yeni başlangıcı işaretlemek için yılı bile değiştirmiştir (12:1-2). RAB, her İsrailli ailenin kusursuz bir kuzu seçip kesmesini ve kanını da evlerinin kapılarının çerçevesine sürmelerini emretmişti. Vaat şöyleydi: “Kanı görünce üzerinizden geçeceğim. Mısırlılar’ı cezalandırırken ölümcül veba size zarar vermeyecek” (12:13).
Kuzu, ilk doğan oğulun yerine ölmüştü. Bu da, suçluların yerine geçen bir masumun kanının dökülerek ölmesi yoluyla Tanrı’nın gazabından kurtulunabileceği ilkesini kökleştiriyordu. Bu kurtuluştan yararlanmak için her ailenin, Tanrı’nın vaadini tutacağına güvenerek kuzunun kanını kendi evlerinin kapısına sürmesi gerekiyordu.
Yıllık Fısıh ve Hamursuz ekmek bayramı, her ilk doğanı kurtarma adetiyle birlikte İsrail’e bu korkunç bedeli hatırlatmak içindi (12:14-20, 24-27, 42-49; 13:1-16). Burada sembolik olarak Tanrı, kusursuz “Fısıh Kuzusu” olan İsa Mesih aracılığıyla insanlık için sağlayacağı kurtuluşun gizemli planının bir parçasını daha göstermişti. Mesih’in Fısıh kutlamaları sırasında ölümü ve dirilişi, bütün inananlar için bu planın gerçekleşmesiydi. “Fısıh kuzumuz olan Mesih kurban edilmiştir” (1Ko.5:7).
Bu büyük olaydan sonra bütün Mısır, her evdeki ilk doğanın ölümünden ötürü ağladığında Firavun Musa’yı çağırdı, “Kalkın! Siz ve İsrailliler halkımın arasından çıkın. Gidin, istediğiniz gibi Rab’be tapın” dedi (12:31). Mısırlılar da onları çabuk gitmeleri için sıkıştırdılar, “Yoksa hepimiz öleceğiz!” dediler. Bu “Çıkış”ın başladığı gece, Tanrı’nın çok uzun bir zaman önce İbrahim’e vaat ettiği gibi, büyük bir yağmayla ve Mısırlıların kendilerine verdiği büyük zenginliklerle Mısır’dan çıktılar (Yar.15:14; Çık.2:35-36).