Şimdi metne gelince, kilise önderleri nasıl olsun? Aslında buradaki liste hepimizle ilgili. Hepimiz ihtiyar olmayacağız; ama hepimiz burada tarif edilen kişiye benzeyelim. Bu bütün Mesih öğrencileri için ortak bir nitelik listesidir. Hepimiz böyle olmaya heveslenelim.
Kendini yönetebilir, ailesini yönetebilir, kiliseyi yönetebilir.
28 Ağustos 1963'te Martin Luther King şu ölümsüz sözleri dile getirdi.
Benim bir hayalim var; günün birinde dört ufak çocuğum, tenlerinin rengine göre değil, karakterlerine göre yargılanan bir ülkede yaşayabilsinler.
Dik başlı, tez öfkelenen, şarap düşkünü, zorba, haksız kazanç peşinde koşan biri olmamalı.
Tersine, konuksever, iyiliksever, sağduyulu, adil, pak, kendini denetleyebilen biri olmalı.
Bir kilise önderinin ilk sorumluluğu bütün Hıristiyanlar’da da olduğu gibi, kendine hakim olmaktır.
Kendini denetleyemeyen kişi Yıkılmış sursuz kent gibidir.
Öz 25:28
Amerika eski başbakanı Truman'a göre;
Meşhur adamların hayat hikayelerini okuduğumda, kazandıkları ilk zaferin hep kendileri üzerinde olduğunu fark ettim. İlk zaferleri özdenetimdi.
Tek karılı biri olsun. Çocukları imanlı olmalı, sefahatle suçlanan ya da asi çocuklar olmamalı.
Buradaki mantık şudur: Küçük evine hakim olamazsan, büyük eve (kiliseye) hakim olamayacaksın.
Kendi aileni düzene sokamazsan, kiliseyi de yönetemeyeceksin.
Evliliğin ne kadar düzgün olmalı? Bunu söylemiyor . Çocukların ne kadar imanlı olmalı? Söylemiyor. Önemli olan prensip şudur: Aile, önderliğin talim alanıdır, antrenman sahasıdır. Önderliği önce evde öğreniriz.
Peki, bir ihtiyarın evli olması şart mı? Hayır; ama evliyse, çocukları varsa, kilisedeki insanlarla ilgilendirmek için daha hazırdır. Daha deneyim kazanmıştır.
Hem başkalarını sağlam öğretiyle yüreklendirmek, hem de karşı çıkanları ikna edebilmek için imanlılara öğretilen güvenilir söze sımsıkı sarılmalı.
Tit 1:9
Ne kadar bilgi lazım?
Yeterince! İyi bir vaiz mi olmalı? Gerekli değil.
İlahiyat mı okumalı? Onu da kitapta görmüyorum.
Yeterince sağlam doktrine sahip olmalı. Bu kadar!
Hatırlayalım; Girit'teki kiliseler çok yeniydiler, imanlıların hepsi yeniydi.
Önderler Tanrı'nın sözünü sevmeli, hayatlarına uygulamalı, güvenilir söze sımsıkı sarılmalı, sadece kendileri için ve aileleri için değil, Tanrı'nın halkını gütmek için yeteri kadar şey bilmeli ve her zaman öğrenmeli. Öyle yani!