Milattan Sonra (MS) 62 yılında Pavlus Romalı yetkililer tarafından tutuklandı ve Roma'ya götürüldü. Orada 2 yıl boyunca ev hapsinde tutuldu. Filipililer’e yazdığı mektup o sürede yazıldı.
İki sene geçtikten sonra tarihçilerden anladığımız kadarıyla serbest bırakıldı. Hemen nereye gitti? Tahmin edebiliyor musunuz? Eğer sen iki yıl hapishanede kalsaydın, çıktıktan sonra nereye giderdin?
Bara mı? İstiklal Caddesi’ne gidip ortalığı dağıtır mıydın? Memleketine mi? (yani, Pavlus için Tarsus'a mı?). Üs kilisesine mi (yani Antakya)? Ya da bir başka zengin, kalabalık, arkadaşların olduğu bir kiliseye mi, mesela Efes'teki kiliseye? Pavlus şimdi çok yaşlanmış, yaşı altmışlarda! Ama nereye gitti?
Birkaç genç emektaşı yanına alarak yeni bir müjdeleme turu yapmaya kalktı! Girit adasına! Düşünsenize! Nasıl bir adam ya! Rab'be öyle adanmış ki yerinde hiç durmuyor. Gerçekten hiperaktif! Sanki Red Bull içmiş – içinden enerji fışkıran bir adam!
Biz de öyle olsak ne denli büyük bir etki yaratabiliriz! 'Bizi zorlayan, Mesih'in sevgisidir.' 2.Kor 5.14
Sanki Mesih'in sevgisi Pavlus'u ileri itiyormuş gibi; hiç kimsenin mahvolmasını istemiyorum! Eğer bir tek kurtarıcı varsa, (İsa Mesih) herkes bilmeli! Yerimde duramam! Tarsus'a gidip portakal bahçesinde oturmam mümkün değil!
Bir denizcinin, boğulan birinin haykırışlarını duyup öylece oturması mümkün mü?
Bir doktorun, rahatını bozmamak için hastasını ölüme terk etmesi mümkün mü?
Bir itfaiyecinin, el vermeden insanların yanışını oturup seyretmesi mümkün mü?
Etrafındaki dünya kahrolmaya mahkum olurken senin rahat rahat oturman mümkün mü?
Pavlus'un amacı, her zamanki gibi, sadece İsa Mesih'le ilgili olan müjdeyi paylaşmakla kalmayıp, her şehirdeki yeni imanlıları imanlı toplulukları olarak, yani kilise cemaatleri olarak toplamaktı. Bu neden önemli?
Çünkü tek başına bir Hristiyan olarak yaşamak çok güç, hatta imkansız. Birbirimize ihtiyacımız var.
Çünkü Tanrı'nın planı başlangıçtan beri kendine ait bir halk arasında yaşamaktı, kilise aracılığıyla kendini dünyaya göstermekti.
Çünkü bir tek kişi, Pavlus kadar acayip hareketli biri olsa bile, Tanrı'nın sevgisini herkesle paylaşamaz. Fiziksel olarak imkansız. O zaman Pavlus'un stratejisi her zaman aynıydı – bir yere gidip, bir kaç kişiyi Rab'be getirmek, onlar arasında bir temel atmak, ihtiyarlar atamak ve o yerel kiliseyi müjdeleme işiyle görevlendirmek.